Vous avez cherché: rainforest (Anglais - Turc)

rainforest
yağmur ormanı

amazon rainforest
amazon ormanları

willie smits restores a rainforest
willie smits yağmur ormanını hayata döndürüyor

it may be the next rainforest, in terms of pharmaceuticals.
bu ilaç sektörü açısından yeni bir yağmur ormanı gibi olabilir.

it's a bit like going and cataloging a piece of the rainforest.
bu calisma, gidip yagmur ormanlarinin bir bolumunun kataloğunu hazırlamaya benzetilebilir.

so i said, "well, you've got to make a rainforest ice cream.
ben de "tamam, yağmur ormanı dondurması yapmalısın.

most of the mountainous islands are covered in tropical rainforest and volcanic in origin.
Ülkedeki dağlık adaların çoğu volkanik topraklardan oluşan tropik yağmur ormanları ile örtülüdür.

it is africa's largest tropical rainforest reserve covering about 36,000 km² or .
36.000 km²'yi kapsayarak afrika'nın en büyük tropikal yağmur ormanıdır.

iquitos () is the largest city in the peruvian rainforest and the fifth-largest city of peru.
İquitos, peru'nun kuzeydoğu kesiminde, loreto yönetim bölgesinin merkezi kent.

jodi lomask, and her wonderful troupe capacitor, joined me in the canopy in my rainforest site in costa rica.
jodi lomaskk ve muhteşem grubu capacitor, costa rica yağmur ormanındaki yerimde bana katıldılar.

the tumucumaque national park (; ) is situated in northwestern brazil inside the amazon rainforest state of amapá.
tumucumaque milli parkı (; ), brezilya'nın amapá eyaletinin kuzeybatısında amazon ormanları içerisinde yer alan milli parktır.

and what happened then was the sponsor gave revenues to ecosia, and ecosia is giving 80 percent of those revenues to a rainforest protection project.
sonra olan şey sponsor geliri ecosia'ya verir, ve ecosia bu gelirlerin %80'ini bir yağmur ormanı koruma projesine aktarır.

or for that matter, if you look at the genetic level, 60 percent of medicines were prospected, were found first as molecules in a rainforest or a reef.
veya aynı konu ile ilgili olarak, eğer genetik açıdan bakarsanız tüm ilaçların yüzde 60'ı, ilk olarak ya bir yağmur ormanında ya da bir resifde molekül halinde bulunmuştur.

a proposed dam in baram, located in the northern part sarawak, is expected to generate 1, 200 megawatts of electricity, but many fear that it will submerge 412 square kilometers of rainforest.
sarawak'ın kuzeyinde baram için sunulan baraj projesinin 1.200 megawattlık enerji üretmesi bekleniyor, fakat çoğu kişi bu durumun 412 kilometrekarelik yağmur ormanını sular altında bırakacağından korkuyor.

the difference with ecosia though is that, in ecosia's case, it draws the revenues in the same way, but it allocates 80 percent of those revenues to a rainforest protection project in the amazon.
ecosia ile, diğerlerinin farkı, gelirleri benzer şekilde elde ediliyor, fakat bu gelirlerin %80'ini amazon'daki yağmur ormanlarını koruma projesine aktarıyor.

32 / eea signals 2009 / energy: bioenergy and land-use change is leading to an expansion of world cropland at the expense of natural grasslands and tropical rainforest.
32 / aÇa İŞaretler 2009 / enerjİ: bİyoenerjİ ve arazİ kullaniminda deĞİŞİm pahasına, genişlemesine yol açmaktadır.

==habitat, predation, and vulnerability==the malayan tapir was once found throughout the tropical lowland rainforests of southeast asia, including cambodia, indonesia, laos, malaysia, myanmar (burma), thailand, and vietnam.
== doğal yaşam alanı ve korunma durumu ==hint tapiri bir zamanlar güneydoğu asya'nın tropikal yağmur ormanlarında; kamboçya, endonezya, laos, malezya, myanmar (burma), tayland ve vietnam boyunca yaygın olarak bulunuyordu.