Vous avez cherché: silicon (Anglais - Turc)

silicon
silisyum

not silicon.
silikon değil.

monocrystalline silicon
monokristalin silikon

they're also silicon.
onlar da silikon.

ceiling; silicon coating glass
tavan; silikon kaplama camı

silicon valley is not my hometown.
benim memleketim silikon vadisi değil.

cisco - router with silicon switch
cisco - ateşduvarlı routerstencils

oxidised silicon is quartz, i.e.
oksitlenmiş silikon, kuvarstır.

cold rolled grain oriented silicon steel
soğuk haddelenmiş tane konumlu silikon Çelik

and this is just a silicon piece of skin.
bu silikon deri parçası sadece.

heather knight: silicon-based comedy
heather knight: silikon bazlı komedi

silicon dioxide, the primary component of glass.
Örneğin silikon dioksit, camın başlıca bileşenidir.

powders of aluminium, magnesium, silicon, etc. explode.
alüminyum, magnezyum, silisyum vb. tozları patlayıcıdır.

we used a red, very high-temperature silicon to do that.
bunu yapmak için yüksek ısıya dayanıklı kırmızı silikon kullandık.

and then the fruit of the world for silicon valley today.
ve sonra dünyadaki tüm meyveleri koydum günümüzün silicon vadisini anlatmak için.

the first set of people in silicon valley got very, very rich.
silikon vadisi'ndeki ilk grup insan çok ama çok zengin oldu.

free is really, you know, the gift of silicon valley to the world.
bedava, biliyorsunuz, silikon vadisinin dünyaya bir hediyesi.

these are diatoms, single-celled phytoplankton with skeletons of silicon ...
tek hücreli pitoplanktonlar, diatomlar iskeletleri silikon bazlıdır.

it will be permanently headquartered in silicon valley, at the nasa ames research center.
merkezi kalıcı olarak silicon valley'de, nasa ames merkezinde olacak.

but without having the silicon sock, i'm just going to try slip in it.
silikon çoraplar olmaksızın, içinde kayıp giderim.