Vous avez cherché: sometimes (Anglais - Turc)

sometimes
sometimes

evil sometimes wins.
kötülük bazen kazanır.

i do that sometimes.
onu bazen yaparım.

sometimes hammer-on.
araç gereçler kullanmamızı istiyorlar.

you walk alone sometimes
bazen tek başına yuruyorsun

dreams sometimes come true.
rüyalar bazen gerçek olur.

only sometimes. only sometimes.
sadece bazen. sadece bazen.

he's strange sometimes.
o, bazen tuhaftır.

he sometimes comes home late.
o, bazen eve geç gelir.

sometimes i attend mosaic (?)
bazen mozaik (?)

and sometimes we make real plans.
bazen gerçek planlar yapıyor

s/he sometimes gives assignments
bazen ödev veriyor

i sometimes can't understand her.
bazen onu anlayamıyorum.

and sometimes we just start building.
ve bazen de doğrudan inşaya başlıyoruz.

never/sometimes/often/always
hiçbir zaman/bazen/sık sık/her zaman

tom doesn't understand mary sometimes.
tom bazen mary'yi anlamıyor.

carbon dioxide sometimes harms people.
karbon dioksit bazen insanlara zarar verir.

house (sometimes as house, m.d.
house (Özgün adı: "house m.d.

i would sometimes travel abroad alone.
yurt dışına bazen yalnız seyahat ederdim.

sometimes they're very, very simple things.
bazen bunlar çok çok basit şeyler oluyor.