Vous avez cherché: this is me (Anglais - Turc)

this is me.
bu yapan kişi – benim o.

this is me: 60-plus.
yaşı 60 ve üstü olanlar.

this is me, all of me.
bu benim, tamamen kendimim.

this is me testing it out.
Şu deneyen adam benim.

oh, woe is me!
eyvahlar olsun!

"ah! woe is me!
o gün zalim, parmaklarını ısırır “eyvah! der, keşke o peygamberle birlikte yol tutsaydım. eyvah!

my genome is me
genim benim

this guy over here of course is me.
bu taraftaki adam benim.

this is me. my name is ben saunders.
bu benim. adım, ben saunders.

she said, "woe is me!
"vay bana" dedi (kadın).

this is me now. and you can see the ecg.
bu gördüğünz benim. ekg'mi görüyorsunuz.

this is me in the middle making faces.
ortadaki, dil çıkaran benim.

she said: oh woe is me!
"vay bana" dedi (kadın).

it is me that is wrong.
hatalı olan benim.

this is me at an early age with a baby chimpanzee.
bu bir bebek şempanzeyle genç yaştaki ben.

this time, it looks like it is me who is wrong.
bu defa hatalı olan benim gibi görünüyor.

one of these examples is me."
bunun örneklerinden biri de benim."

it is me that painted this picture.
bu resmi yapan benim.

the world's happiest man is me.
dünyanın en mutlu erkeği benim.

this is me being a rock star, even if it's in my own house.
mesela bu benim rock yıldızı halim, kendi evimde olsa bile öyle.