Vous avez cherché: tied (Anglais - Turc)

tied
gelgit

%1 tied
% 1 berabere kaldı

tied notes
bağlı notalar

she tied him up.
o ona bağlandı.

my hands are tied.
ellerim bağlı.

i'm tied up now.
ben şimdi meşgulüm.

text tied to a graphic
belirtme çizgisi

he tied the dog to a tree.
o, köpeği bir ağaca bağladı.

i'm tied up right now.
ben şu anda bağlıyım.

i am tied up at the office.
ofiste çok meşgulüm.

he was tied to the tree with a rope.
bir iple ağaca bağlıydı.

i tied my dog to the tree in the yard.
köpeğimi avludaki ağaca bağladım.

tom tied the canoe to the top of his car.
tom kanoyu arabasının üstüne bağladı.

croatia tied for 85th, along with burkina faso.
hırvatistan, burkina faso'nun yanında 85. sırayı aldı.

he demanded that the savage dog be kept tied up.
o, vahşi köpeğin bağlı tutulmasını istedi.

when i woke up, i found i had been tied up.
uyandığımda, kendimi bağlanmış buldum.

but experimental science had been tied up with all those things.
deneysel bilim hep bu olgularla çevrelenmiştir.

i had one arm in plaster, one arm tied down by drips.
bir kolum alçıdaydı, diğer koluma serum bağlanmıştı.

she directly tied belgrade's eu prospects to the issue.
başbakan, belgrad'ın ab sürecini doğrudan bu meseleye bağladı.

this approach beat supercomputers 50 percent of the time and tied 30 percent of the time.
bu yaklaşım süper bilgisayaları %50 oranda yenerken %30 oranda da berabere kaldı