Vous avez cherché: frugttræer (Danois - Turc)

grønne enge med frugttræer.
yeşil tarlalar, elma ağaçları, bağlar.

- hvorfor kun nogle frugttræer?
neden bu kadar seçici?

fuldt af frugttræer. nu er det et hul.
Şimdiyse koca bir çukur.

doktor sayer, noget om nogle frugttræer.
dr. sayer, meyve agaçlariyla ilgiliymis.

da jeg flyttede hertil, drømte jeg om frugttræer.
michigan'dan buraya meyve ağaçları ile dolu bir bahçe hayali ile geldim, biliyorsun.

anlagde mig haver og lunde og plantede alle hånde frugttræer deri,
bahçeler, parklar yaptım, oralara türlü türlü meyve ağaçları diktim.

men du har at være hård med frugttræer, ikke lade dem outstay deres velkomst.
ama meyve ağaçlarına sert davranmalı uzun süre bırakmamalısın.

vi vil År for År bringe førstegrøden af vor jord og af alle frugttræer til herrens hus,
‹‹ayrıca her yıl toprağımızın ve meyve ağaçlarımızın ilk ürününü rabbin tapınağına götüreceğiz.

frisk vand, klipper bag os, masser af frugttræer. jeg synes, det ser godt ud her.
temiz su, arkamızda kayalar, bir sürü meyve ağacıyla burası bana oldukça iyi göründü.

i skal indtage alle befæstede byer og alle betydelige byer, alle frugttræer skal t fælde, alle kilder skal i tilstoppe, og al frugtbar agerjord skal i ødelægge med sten!"
onların önemli surlu kentlerinin tümünü ele geçireceksiniz. meyve ağaçlarının hepsini kesecek, su kaynaklarını kurutacak, verimli tarlalarına taş dolduracaksınız.› ››

gud sagde: "jorden skal grønnes. planter, der sætter frø og frugttræer, der bærer frugt med kerne, skal være på jorden."
"yer, ot, tohum veren bitki ve tohumu kendisinde olup meyve veren ağaçlar çıkarsın."

"frugttræerne blomstrer.
"meyve ağaçları tomurcuklandı.