Vous avez cherché: destruimos (Espagnol - Turc)

nunca destruimos ciudad cuya suerte no estuviera decidida.
biz hiç bir topluluğu belirlenmiş bir yazgı olmaksızın yok etmeyiz.

antes de ellos, ninguna de las ciudades que destruimos creía.
bunlardan önce yok ettiğimiz toplumlardan hiç biri inanmamıştı.

cuando destruimos una ciudad, les está prohibido a sus habitantes regresar a ella,
helak ettiğimiz bir belde için artık (yeniden mamur olmak) imkansızdır; çünkü onlar geri dönemeyeceklerdir.

y destruimos lo que faraón y su pueblo habían hecho y lo que habían construido.
[28,5-6; 44,25-28]

con todo, les destruimos por sus pecados y suscitamos otras generaciones después de ellos.
fakat günahlarından ötürü onları yok ettik ve onlardan sonra başka nesiller yetiştirdik.

antes de ellos, ninguna de las ciudades que destruimos creía. y éstos ¿van a creer?
bunlardan önce helak ettiğimiz hiçbir belde iman etmemişti; şimdi bunlar mı iman edecekler?

hicimos que fluyeran arroyos a sus pies. con todo, les destruimos por sus pecados y suscitamos otras generaciones después de ellos.
ama günahları nedeniyle biz onları yıkıma uğrattık ve arkalarından başka nesiller (inşa edip) var ettik.

en aquel tiempo tomamos todas sus ciudades y las destruimos por completo. no dejamos ningún sobreviviente de los hombres, las mujeres y los niños
bütün kentlerini ele geçirdik, hepsini yok ettik. kadın, erkek, çocuk, kimseyi sağ bırakmadık.

saúl respondió: --las han traído de amalec. el pueblo perdonó la vida a lo mejor de las ovejas y de las vacas, para ofrecerlas en sacrificio a jehovah tu dios. pero lo demás lo destruimos
saul şöyle yanıtladı: ‹‹halk bunları amaleklilerden getirdi. tanrın rabbe kurban sunmak üzere davarların, sığırların en iyilerini esirgediler. ama geri kalanları tümüyle yok ettik.››

y dimos en herencia al pueblo que había sido humillado las tierras orientales y las occidentales, que nosotros hemos bendecido. y se cumplió la bella promesa de tu señor a los hijos de israel, por haber tenido paciencia. y destruimos lo que faraón y su pueblo habían hecho y lo que habían construido.
zayıf, horhakir bir hale getirilen kavme, yeryüzünün feyiz ve bereket ihsan ettiğimiz doğularını da, batılarını da miras olarak verdik ve sabrettiklerinden dolayı rabbinin, İsrailoğullarına verdiği güzel söz, tamamlandı, yerine geldi ve firavun'la kavminin yaptıklarını, yükselttiklerini yıkıp mahvettik.