Vous avez cherché: ipsos mori (Latin - Turc)

memento mori
bir yıla

ipsos vos in dilectione dei servat
rabbimiz İsa mesihin sizi sonsuz yaşama kavuşturacak olan merhametini beklerken kendinizi tanrının sevgisinde koruyun.

la montra mori
Ölmekten la mantra

abierunt ergo iterum ad semet ipsos discipul
bundan sonra öğrenciler yine evlerine döndüler.

amor fati memento mori
remember the love of fate

qui arguunt laudabuntur et super ipsos veniet benedicti
herkes onu candan kutlar.

fugit hora memento mori
remember flies

ipsos quoque vectes facies de lignis setthim et inaurabi
sırıkları akasya ağacından yap ve altınla kapla.

memento mori et carpe diem
memento mori and carpe diem

mors mihi lucrum, memento mori
death is my gain, remember to die

memento mori, carpe noctem.
sonunda ölüm var, geceyi yakala.

amor fati memento mori et carpe diem
kaderin aşkını hatırla ve günü yakala

tam ipsos quam filios eorum in ostiis domus domini et in tabernaculo vicibus sui
oğullarıyla birlikte rabbin tapınağının, yani Çadırın kapılarında nöbet tutarlardı.

non enim nosmet ipsos praedicamus sed iesum christum dominum nos autem servos vestros per iesu
biz kendimizi ilan etmiyoruz; ama mesih İsayı rab, kendimizi de İsa uğruna kullarınız ilan ediyoruz.

ante omnia mutuam in vosmet ipsos caritatem continuam habentes quia caritas operit multitudinem peccatoru
her şeyden önce birbirinizi candan sevin. Çünkü sevgi birçok günahı örter.

erant autem quidam indigne ferentes intra semet ipsos et dicentes ut quid perditio ista unguenti facta es
bazıları buna kızdılar; birbirlerine, ‹‹bu yağ niçin böyle boş yere harcandı? Üç yüz dinardan fazlaya satılabilir, parası yoksullara verilebilirdi›› diyerek kadını azarlamaya başladılar.

recogitate enim eum qui talem sustinuit a peccatoribus adversum semet ipsos contradictionem ut ne fatigemini animis vestris deficiente
yorulup cesaretinizi yitirmemek için, günahkârların bunca karşı koymasına katlanmış olanı düşünün.

dixerunt ergo iudaei ad se ipsos quo hic iturus est quia non inveniemus eum numquid in dispersionem gentium iturus est et docturus gente
bunun üzerine yahudiler birbirlerine, ‹‹bu adam nereye gidecek de biz onu bulamayacağız?›› dediler. ‹‹yoksa grekler arasında dağılmış olanlara gidip greklere mi öğretecek?

dominum formidabunt adversarii eius super ipsos in caelis tonabit dominus iudicabit fines terrae et dabit imperium regi suo et sublimabit cornu christi su
meshettiği kralın gücünü yükseltecek.››

fili hominis propheta de pastoribus israhel propheta et dices pastoribus haec dicit dominus deus vae pastoribus israhel qui pascebant semet ipsos nonne greges pascuntur a pastoribu
‹‹İnsanoğlu, İsrailin çobanlarına karşı peygamberlik et ve onlara, bu çobanlara şöyle de: ‹egemen rab diyor ki: vay kendi kendini güden İsrail çobanlarına! Çobanların sürüyü gütmesi gerekmez mi?