Vous avez cherché: pravo (Serbe - Turc)

pravo
hak

niko nema to pravo.
buna kimsenin hakkı yoktur.

to je neotuđivo pravo.
bu temel bir hak.

«imovinsko pravo je neosporivo.
"mülkiyet hakkı reddedilemez.

„moje je pravo da ne glasam.
naranciç, "oy kullanmamak benim hakkım.

on ima pravo da uloži žalbu.
eski liderin cezaya itiraz etme hakkı var.

pravo ime kodarove bilo je olga palinkaš.
kodar'ın asıl ismi olga palinkas'tı.

skupština rs ponovila pravo entiteta na secesiju
sc meclisi, tarafın ayrılma hakkını tekrar onayladı

mustafa: mislim da nije bilo pravo vreme.
mustafa: zamanın doğru olmadığını düşünüyorum.

"kad vidim da je vreme, sudiæu pravo.
doğrulukla yargılayacağım›› diyor tanrı,

pravo deteta je da ima porodicu i oba roditelja.
bir aileye ve her iki ebeveynine sahip olmak, çocuğun hakkıdır.

eu: nije pravo vreme za preuređivanje eufor-a
eu: eufor'u değiştirmek için doğru zaman değil

"hrvatska priznaje pravosudne institucije i međunarodno pravo.
mesiç, "hırvatistan yargı kurumlarını ve uluslararası hukuku tanıyor.

građani će imati pravo da saznaju ko ih je špijunirao.
vatandaşlar kendilerini fişleyenleri bulma hakkına sahip olacak.

blogovanje ne predstavlja kraj u sebi ili zamenu za pravo istraživanje
Çoğunlukla, bu tip örnekler bilimsel bir düzenle yazılmıyorlar böylece akademik yazıların yerini tutmuyorlar.

besa će imati pravo učešća u evropskoj ligi sledeće godine.
besa, önümüzdeki sene yapılacak avrupa ligi'ne katılma hakkı kazandı.

da li je republika srpska prekršila pravo na jednaku predstavljenost?
sırp cumhuriyeti eşit temsil hakkını ihlal etti mi?

međutim, on je takođe branio elkatmisovo pravo na slobodu govora.
ancak bakan, elkatmış'ın özgür konuşma hakkını da savundu.

"građani kosova imaju pravo da vrše pritisak na svoje institucije.
"kosova halkı kurumlarına baskı uygulama hakkına sahiptir.

domaćinstva imaju pravo da zatraže od numeratora da im pokažu zvaničnu identifikaciju.
ev halkının sayım görevlilerine resmi kimliklerini sorma hakları var.