Vous avez cherché: âdet (Turc - Anglais)

âdet
catamenia

Âdet
menstruation

Örf, Âdet ve teâmül
adat

sana âdet halini de sorarlar.
and they ask thee of menstruation.

henüz âdet görmeyenlerin de süreleri böyledir.
this will also be the same for those who do not experience menstruation.

hiç âdet görmemiş kadınların süreleri de böyledir.
this will also be the same for those who do not experience menstruation.

ama âdet görmüyorken bile ortalama erkekten daha iyidirler.
but even at menstruation, they're better than the average man.

o günlerde âdet olduğu üzere, genç yaşta evlendi.
as was the custom in those days, he married young.

boşanmış kadınlar kendi başlarına üç âdet ve temizlenme süresi beklerler.
divorced women shall wait by themselves for three periods.

boşanmış kadınlar kendilerini tutup yeni bir nikâh yapmadan önce üç âdet beklesinler!
divorced women shall wait by themselves for three periods.

kökeni yine roma dönemine dayanan bu âdet, ekinlerin korunmasına yönelik bir ritüelden geliyor.
again, this goes back to roman times, having its origin in a ritual aimed at ensuring protection of crops.

‹‹ ‹Âdet gördüğü için kirli sayılan bir kadınla cinsel ilişki kurmayacaksın.
also thou shalt not approach unto a woman to uncover her nakedness, as long as she is put apart for her uncleanness.

babalarının karılarıyla yatanlar, âdet gören dinsel açıdan kirli kadınlarla cinsel ilişki kuranlar senin içinde yaşıyor.
in thee have they discovered their fathers' nakedness: in thee have they humbled her that was set apart for pollution.

kadınlarınızdan âdetten kesilenlerin iddetinde tereddüt ederseniz, onların iddet süreleri üç aydır. henüz âdet görmeyenlerin de süreleri böyledir.
and as to such of your women as have despaired of menstruation, if ye be in doubt thereof, their waiting period is three months, as also of those who have not yet menstruated.

"bu sırf eskilerin âdetidir."
"this is no other than a customary device of the ancients,