Vous avez cherché: ben ona güzel olmaya edeceğim (Turc - Anglais)

sen onlara güzel olmaya olmalısın
you must be nice to them

her şey çok güzel olmaya başlar.
and it starts getting really nice.

ona güzel bir daire buldum.
i found him a nice apartment.

allah ona güzel rızık vermiştir.
allah has certainly granted him an excellent provision.

biz ona güzel bir iş teklif ettik.
we offered him a nice job.

ona güzel bir doğum günü hediyesi seçtik.
we chose her a nice birthday present.

bir akşam, ona güzel koşu atları sunulmuştu.
[mention] when there were exhibited before him in the afternoon the poised [standing] racehorses.

onlar güzel görünüyorlar.
they look pretty.

onların güzel bir evi var.
they have a nice house.

güzel olmasıyla gurur duyuyor.
she is proud of being beautiful.

onlar güzel bir bölgede yaşıyorlar.
they live in a beautiful area.

onlar güzel manzaraya hayran kaldı.
they admired the lovely scenery.

Öyle kişilerdir onlar ki onlarındır güzel sonuç.
for such will be the reward of the [ultimate] abode:

bu böyledir; onlara güzel eşler vermişizdir.
as such, we shall wed them to wideeyed houris (the virgins of paradise).

(allah) onlara güzel bir mükafat hazırlamıştır.
and he has prepared for them a generous reward (i.e. paradise).

onlar güzel olarak tasarlanmış, kullanışı basit... ... kullanıcı dostu.
they're beautifully designed, simple to use and user friendly.

onlar güzeldi.
they were nice.