Vous avez cherché: ben yatan, var (Turc - Anglais)

ben yaya gideceğim.
i will go on foot.

bu ya var ya yok değil.
it’s not an either/or; it’s an "and."

onların pek çok ortak yanı var.
they have a lot in common.

eiffel kulesi'nin fraktal bir yanı var.
the eiffel tower has a fractal aspect.

tom'un bir iyi yanı ve bir de kötü yanı var.
tom has a good side and an evil side.

İki şarkının ortak bir yanı var: kutlama ve birlikteliğin çekiciliği.
both songs have something in common: that same appeal of celebration and unity.

aslında bu sevimsiz ve genellikle iyi haberler içermeyen başlığın, konferansın konusuna pek de uygun düşmeyen bir yanı var.
these are not normally the most cheerful of topics, nor do they generally generate the kind of good news that this conference is about.

ama aslında bence sevgi bir süreç. sevgi hakkındaki sorun da bu, onun ya var ya yok türünde birşey olduğunu düşünmemiz yüzünden sevgiyi yanlış değerlendiriyoruz sevgi yalandır, sevgi kifayetsizdir, veya seni senden alır.
and i think the reality is that love is a process, and i think the problem with thinking of love as something that's binary is that it causes us to be unduly concerned that love is fraudulent, or inadequate, or what have you.

yine de olumlu bir yanın var: nikolas yanlılarının yaptıklarından nefret ediyorsun; ben de nefret ederim.
but this thou hast, that thou hatest the deeds of the nicolaitans, which i also hate.

- İskelenin hareket ettirileceği alanın tavan yüksekliği ve ya varsa çıkıntılar kontrol edilmelidir.
- ceiling height or protrusions (if any) of the area where the scaffold is to be removed should be checked.