Vous avez cherché: güzel gözlerin var (Turc - Anglais)

Çok güzel gözlerin var.
you have gorgeous eyes.

bilirsiniz, güzel gözlerin var.
you know, you have beautiful eyes.

güzel gözlerin var, değil mi?
you have lovely eyes, don't you?

sevimli gözlerin var.
you have cute eyes.

onun güzel gözleri var.
she has beautiful eyes.

Çok güzel gözler
so beautiful eyes

gözlerim var.
i have eyes.

mavi gözleri var.
he has blue eyes.

kahverengi gözleri var.
she has brown eyes.

gözleri var, görmezler,
they have mouths, but they speak not; eyes have they, but they see not;

bir takma gözüm var.
i have a glass eye.

baykuşların büyük gözleri var.
owls have big eyes.

tom'un mavi gözleri var.
tom has blue eyes.

bu bebeğin büyük gözleri var.
this doll has big eyes.

tehlikeyi görebilecek çok sayıda göz var.
there are many eyes to spot danger.

mayuko'nun keskin gözleri var.
mayuko has sharp eyes.

lensin arka tarafında foto-realistik bir göz var.
there's a photorealistic eye behind a lens.

tom'un dalgalı kahverengi saçı ve mavi gözleri var.
tom has wavy brown hair and blue eyes.

sen arkamdaki hakkında konuşmuyorum bile, çünkü kafamın arkasında gözlerim var."
"and i'm not even talking about you behind me, because i've got eyes in the back of my head."

her ne hikmetse el işaretini köpeğin poposunun önünde yaparlar, sanki köpeğin üçüncü gözü var da -- bi delilik.
they're making a hand signal in front of the dog's rectum for some reason, like the dog has a third eye there -- it's insane.