Vous avez cherché: karşılayacağını (Turc - Anglais)

tüm bu beklentileri nasıl karşılayacağını ise zaman gösterecek." dedi.
time will show how he would fulfill all these expectations," journalist ilnur cevik told setimes.

eleştirenler, sonunda halkın bu açığı tüketim vergilerine yapılacak zamla karşılayacağını savunuyorlar.
the public, critics argue, will end up paying for the shortfall in the form of increased excise taxes.

tarihçi david wilson, yüzyılın sonuna kadar gaz endüstrisinin sovyet yakıt üretiminin %40'ını karşılayacağını inanıyordu.
david wilson, a historian, believed that the gas industry would account for 40 percent of soviet fuel production by the end of the century.

muhalefetteki sosyalist parti türkiye'yi ab'de hoş karşılayacağını söylemesine karşın, ermeni soykırımı iddiaları hakkındaki endişelerini dile getirdi.
the opposition socialist party says it will welcome turkey to the eu, but has voiced concerns over the armenian genocide claim.

girdileriniz, ihtiyaçlarınızı karşılayacak ürünler tasarlamaya devam etmemizde bize yardımcı olur.
your input helps us continue to design products that meet your needs.