Vous avez cherché: oturuyor (Turc - Anglais)

tom oturuyor.
tom is sitting.

bankta oturuyor.
he's sitting on the bench.

mary sırada oturuyor.
mary is sitting at the desk.

o, küvette oturuyor.
she is sitting in the tub.

kendisi şurada oturuyor.
he's over there.

o, hâlâ bankta oturuyor.
he is still sitting on the bench.

fark ettiğiniz gibi o oturuyor.
now, you notice he's sitting.

o, bekleme odasında oturuyor.
he's sitting in the waiting room.

john, jack'le birlikte oturuyor.
john sits by jack.

köpek kasenin yanında oturuyor.
the dog is sitting by the bowl.

tom bekleme odasında yalnız oturuyor.
tom is sitting alone in the waiting room.

Öğrenciler konferans salonunda mı oturuyor?
do the students sit in the auditorium?

buradan birkaç sokak ileride oturuyor.
she lives a few blocks away from here.

o kaz niçin yumurtalarının üstünde oturuyor?
why does that goose sit on her eggs?

helsinki'de 130'dan fazla ulusun insanı oturuyor.
at the time, the population of helsinki was 61,530.

oturuyorum sen
i'm never sitting, you