Vous avez cherché: satıcı (Turc - Anglais)

satıcı
vendor

etkin satıcı
active vendor

tom bir satıcı.
tom is a salesman.

İstemci-satıcı
client-vendor

satıcı firma adı
name of selling firm

beni satıcı sandılar.
i was mistaken for a salesman.

değer katan satıcı
value-added reseller

satıcı kuruluşun tanımı.
definition of the vendor organization.

satıcı banka bilgileri :
the seller bank details:

bir satıcı olarak çalışıyorum.
i work as a salesman.

dice yetenekli bir seyyar satıcı.
he is a talented pitchman.

sap-satıcı bilgi kayıtları-apo
sap-vendor information records-apo

bir satıcı olarak geçimini sağlıyor.
he makes a living as a salesman.

birinci taraf (satıcı) sıfatıyla :
first part with (seller) capacity :

eğer satıcı derse ki, 'bir saniye.
if the sales person says, "wait a second.

maymunları iki yeni maymun satıcı ile tanıştırdık.
we introduced the monkeys to two new monkey salesmen.

satıcı, "bükreş, ülkedeki en iyi pazar.
"bucharest is best market in the country.

12.2 sözleşmenin satıcı tarafından feshi halinde;
12.2 in case of termination of the contract by the seller;

satıcı imal yerinde ilgili araştırma imkanına sahip olmalıdır.
vendor needs to have relevant research facility in production place.

- alıcı ve satıcı makul ve mantıklı hareket etmektedir.
-the buyer and the seller act prudentially and reasonably.