Vous avez cherché: tut elimden (Turc - Anglais)

elimi tut.
grab my hand.

o, elimden sıkıca tuttu.
she held on to my hand tightly.

nzb dosyalarını elde tut
grab nzb files

ellerini temiz tut.
keep your hands clean.

ellerini bisikletimden uzak tut.
keep your hands off my bicycle.

ellerini masanın üstünde tut.
keep your hands above the table.

elinden geldiğince odanı temiz tut.
keep your room as neat as you can.

bu sözlüğü her zaman el altında tut.
always keep this dictionary handy.

bununla birlikte onları affet, ellerini tut.
but bear with them and pardon them.

Şimdi sen, uzanan elleri tut, güzel davran.
[this was before the ordainment of jihad holy fighting in allah's cause].

tanrım, bundan nefret ediyorum. ellerini böyle tut, lütfen.
god, i hate that. put your hands out like this, please.

bu, bizim lütfumuzdur; ister ver, ister elinde tut. hesap yok...
"this is our gift," (we said to him), "so bestow freely or withhold without reckoning."

İster ver, ister (elinde) tut; hesapsızdır" dedik.
so give or withhold as you wish without account.”

butonunu bırakmadan diğer elinizle a butonuna basılı tutun.
without releasing the button, press and hold the button a with the other hand.