Vous avez cherché: yaban mersini (Turc - Anglais)

yaban mersini
blueberry

adi yaban mersini
blueberries

bataklık yaban mersini
vaccinium uliginosum

alçak çalı yaban mersini
lowbush blueberries

yaban
wild

bunlar da yaban mersini çalılıkları.
these are huckleberry bushes.

yaban domuzu
piggy

asya yaban eşeği
onager

yaban otu yiyeceksin.
thorns also and thistles shall it bring forth to thee; and thou shalt eat the herb of the field;

yaban eşekleri gibi;
as if they were affrighted asses,

bayağı yaban domuzu
wild boar

" demiş yaban domuzu.
::the wizard bowed.

kaçan yaban eşekleri gibi,
as if they were affrighted asses,

bir yaban arısı beni soktu.
i got a nasty sting from a wasp.

avrupa kahverengi yaban tavşanı sendromu
european brown hare syndrome

* mersini-houghton, l., vaas, r.
* mersini-houghton, l., vaas, r.

Çölde yaban eşeğifö gibi koşun! ağacı››.
flee, save your lives, and be like the heath in the wilderness.

fince besinler genellikle) kepekli ürünler (çavdar, arpa, yulaf) ve yaban mersini, kırmızı yaban mersini, dut ve deniz cehri gibi meyveler ).
finnish foods often use wholemeal products (rye, barley, oats) and berries (such as blueberries, lingonberries, cloudberries, and sea buckthorn).

bir özellikleri daha vardır: tepelerinde yetişen yaban mersini çalılıklarına da ev sahipliği yaparlar. bunlara "yaban mersini 'afro'su" da denir. Üzerlerine rahatlıkla oturabilir ve dinlenirken bir miktar yaban mersini atıştırabilirsiniz.
they also have a feature: thickets of huckleberry bushes that grow out of the tops of redwood trees that are technically known as huckleberry afros, and you can sit there and snack on the berries while you're resting.

kesinlikle her yerde tortullu taşlar bulunmakta -- uzay gezginlerinden biri antik bir deniz yatağının ortasında duruyor, ve bunlar "yaban mersini" denen muhteşem yapılar ki bunlar küçük ve kaya gibi betonlaşmışlar; bunlar üzerinde, benim laboratuvarımda şu anda çalışmaktayız.
there's clearly sedimentary rocks all over the place – one of the landers is sitting in the middle of an ancient seabed, and there are these amazing structures called blueberries, which are these little, rocky concretions that we are busy making biologically in my lab right now.