Vous avez cherché: hemen (Turc - Croate)

hemen
odmah

hemen dönecek
odmah se vraćam

hemen tekrar görüntüle
istovremeno iscrtavaj slike

kampanyalar hemen başlayacak.
kampanja započinje odmah.

göğü gürletince hemen çekildi.
na tvoju se prijetnju povukoše, od tvoje grmljavine zadrhtaše.

hemen bir barınak bulurdum.››
daleko, daleko bih letio, u pustinji se nastanio;

parolanızı hemen değiştirmeniz gerekiyor.
morate odmah promijeniti lozinku (zastarjela lozinka).

hemen olmasa da zamanla değişecektir.
možda ne odmah, ali stvari će se s vremenom promijeniti.

sloganları "sonuç, hemen Şimdi".
njezin slogan je "rezultati sada".

Çünkü sıkıntıdayım, hemen yanıtla beni!
usliši me, jahve, jer je dobrostiva milost tvoja, po velikom milosrðu pogledaj na me!

İletileri kuyruğa at (hemen gönderme!)
odlazne poruke ne šalji odmah (stavi na čekanje)

İki yıllık görev süreleri hemen başladı.
njihov dvogodišnji mandat odmah je stupio na snagu.

cooper: kuzeydeki krizin hemen çözümü yok
cooper: nema trenutnog rješenja za krizu na sjeveru

becerileri değiştirmeye çalıştığınızda etkisi hemen görülüyor.
pri radu na unapređenju vještina imamo trenutačne rezultate.

fonların 8 milyon euroluk bölümü hemen verilecek.
osam milijuna eura od ukupnog iznosa bit će isplaćeno odmah.

ahtisaari kosova'nın hemen bağımsız olmasını önermeyecek
ahtisaari neće predložiti trenutačnu neovisnost kosova

bu konuda hemen akla rusya ile olan ilişkiler geliyor.
trenutno nam pada na um odnos s rusijom.

hemen alternatif bir çözüm için çalışmaya başlayacağız," dedi.
odmah prelazimo na alternativno rješenje", izjavio je ministar prometa michalis liapis nakon zasjedanja vlade.

mülklerin hemen hemen üçte biri sırbistan'da yer alıyor.
praktično trećina objekata nalazi se u srbiji.

hemen hemen tüm partiler kongreler düzenleyip yeni liderlerini seçtiler.
gotovo su sve stranke održale sabore i izabrale nova vodstva.