Vous avez cherché: arzulamak (Turc - Slovaque)

arzulamak
túžiť

egosu kesinlikle arzulamak istiyor.
jeho ego určite opustilo niečo požadované.

bir şeyi arzulamak onu elde etmenizi sağlamaz.
Želať si niečo neznamená, že to budete mať.

ya da hayran olduğun birini arzulamak gibi.
ale túžba po niekom, koho obdivuješ.

yani tam olarak arzulamak değil... açıkça belli zaten.
teda, nie v zmysle... páčiš... samozrejme.

büyük ihtimalle hâlâ beni arzulamak için çok geç değildir. sana da dönebilirim.
cook, prepáč?

İnsanlar arzulamak için eğitilmeliydi, yeni şeyler istemelilerdi, ...hem de eskisi henüz tamamen bitmeden.
Ľudia musia byť vycvičení, aby túžili, aby chceli nové veci ešte pred tým, než úplne využijú tie staré.

herkesin yemeklerini ve sümüklerini üstümden temizledikten sonra seni arzulamak yerine kalan gücümle kendimi yatağa atmaya çalışıyorum.
a potom, keď sa konečne osprchujem, tak sa z posledných síl uložím do postele a vôbec nemám čas pre teba žiariť...

ama aynı zamanda, bencil olmaya devam etmelisiniz çünkü birini arzulamak tıpkı yemek yemek veya nefes almak gibi bir şeydir.
ale musíte tiež byť... sebeckí, pretože chcieť niekoho tak veľmi až je to rovnaké ako potreba jesť... alebo dýchať... tak sa z túžby stane láska.

goebbels büyük gösteriler düzenledi. ona göre bunların işlevi, "ulusun zihnini birleştirerek aynı şeyi düşünmek, hissetmek ve arzulamak"tı.
goebbels organizoval veľké zhromaždenia, ktorých cieľom bolo, ako tvrdil, ohýbať myseľ národa k jednotnému mysleniu, cíteniu a túžbam.

bu zorlu projeye nasıl başlanacağı ve finanse edileceği hususunda sizinle yüz yüze görüşmeyi arzulamaktayım.
rada by som sa s vami stretla, aby sme zistili ako by tento náročný projekt mohol byť realizovaný a financovaný.