Hai cercato la traduzione di linnas da Estone a Turco

ja suur rõõm oli selles linnas.
ve o kentte büyük sevinç oldu.

siin saab määrata sisu asukoha linnas.
İçeriğin ait olduğu şehirdeki konumunu buradan belirleyin.

ja kui ta viibis ühes linnas, vaata, siis oli seal mees täis pidalit
İsa kentlerden birindeyken, her yanını cüzam kaplamış bir adamla karşılaştı. adam İsayı görünce yüzüstü yere kapanıp yalvardı: ‹‹ya rab, istersen beni temiz kılabilirsin›› dedi.

cardsi programmist rahastatav äriinnovatsiooni tugikeskus ehitusfaasis nova gradiška linnas horvaatias.
hırvatistan’daki nova gradiška şehrindeki inşaat aşaması sırasında, cards programı tarafından finanse edilen İş yenileme destek merkezi.

iirimaal ja itaalias käib koolitus ning itaalias on kavas rakendada programmi mitmes linnas.
İrlanda ve İtalya’da eğitim başlamış olup, İtalya’da kapsamın birkaç şehre yayılması öngörülmektedir.

nad võtsid ära nende pudulojused, veised ja eeslid ja mis iganes oli linnas või väljal.
kentteki ve kırdaki davarları, sığırları, eşekleri ele geçirdiler.

neljas riigis korraldatakse selliseid koolitusi üksnes vähemuses olulistest linnadest ning 12 riigis vaid mõnes üksikus linnas.
sorunlu uyuşturucu kullanımına atfedilen toplam ölüm oranlarının değerlendirilmesi: yeni gelişmeler

kuues hispaania linnas läbiviidud kvalitatiivsest uuringust nähtus, et peamised seksitöötajate tarbitavad ained on alkohol ja kokaiin.
altı İspanyol kentinde gerçekleştirilen nitel bir çalışma, seks işçileri tarafından kullanılan başlıca maddelerin alkol ve kokain olduğunu ortaya koymuştur.

ja kui nad selles linnas olid kuulutanud evangeeliumi ja saanud mõned jüngreiks, läksid nad tagasi lüstrasse, ikoonioni ja antiookiasse ning
o kentte de müjdeyi duyurup birçok öğrenci edindiler. pavlusla barnaba daha sonra listra, konya ve antakyaya dönerek öğrencileri ruhça pekiştirdiler, imana bağlı kalmaları için onlara cesaret verdiler. ‹‹tanrının egemenliğine, birçok sıkıntıdan geçerek girmemiz gerekir›› diyorlardı.

ei nad ole leidnud mind ühegi inimesega kõnelemast ega rahva seas tüli tõstmast, ei pühakojas, ei kogudusekodades ega linnas;
beni ne tapınakta, ne havralarda, ne de kentin başka bir yerinde herhangi biriyle tartışırken ya da halkı ayaklandırmaya çalışırken görmüşlerdir.

mitmes linnas madalmaades, saksamaal ja Šveitsis on avatud ruume järelevalve all sissehingamiseks (emcdda, 2004c).
bazı hollanda, alman ve İsviçre şehirlerinde denetim altında teneffüs için odalar açılmıştır (emcdda, 2004c).

kuuekümne laeva linnas, nagu seda nimetasid roomlased, sildus eelmine aasta sadamas 450 reisilaeva, tuues kaasa turismibuumi ja hapnikku majandusele.
arazi depolama sıvılarından amonyak çıkarmakta kullanılan damlama kolonu.

vahest on linnas viiskümmend õiget? kas tahad siis need hävitada ega taha paigale andeks anda nende viiekümne õige pärast, kes seal on?
‹‹kentte elli doğru kişi var diyelim. orayı gerçekten yok edecek misin? İçindeki elli doğru kişinin hatırı için kenti bağışlamayacak mısın?

neist riikidest kahest teatati siiski piirkondlikust levimuse suurenemisest: bulgaaria ühes linnas (sofias) ning itaalia 21 piirkonnast kolmes.
ancak iki ülkede bölgesel artışlar rapor edilmiştir: bulgaristan’da tek bir şehir, sofya ve İtalya’da ise, 21 bölgeden üçü.

kokaiini või crackkokaiini tarbimisele suunatud eristrateegiad tuleks välja arendada nendes piirkondades, kus probleemi ulatus – nagu mõnes euroopa riigis ja linnas – nõuab ühist sekkumist.
bazı avrupa ülkeleri ve kentlerinde olduğu gibi, sorunun kapsamının toplu bir tepkiyi gerektirdiği alanlarda, kokain veya crack kokain kullanımını hedef alan spesifik stratejiler geliştirilmesi gerekmektedir.

poliitika tasandil tuleks kokaiini või ainult crackkokaiini tarbijatele mõeldud teenused arendada välja niivõrd, kuivõrd mõnes euroopa riigis ja linnas vajatakse laiaulatusliku probleemi kooskõlastatud (ühist) ja intensiivset sekkumist.
politika düzeyinde, sorunun kapsamının toplu ve yoğun bir tepkiyi gerektirdiği, örneğin bazı avrupa ülkeleri ve kentlerinde, sadece kokaine veya crack kokaine yönelik hizmetler için stratejiler geliştirilmelidir.

ja mehed ütlesid lotile: „kas sul veel keegi siin on? oma väimehed, pojad ja tütred ja kõik, kes sul linnas on, vii siit paigast ära,
İçerdeki iki adam luta, ‹‹senin burada başka kimin var?›› diye sordular, ‹‹oğullarını, kızlarını, damatlarını, kentte sana ait kim varsa hepsini dışarı çıkar.

hiljutise uuringu tulemusel selgus, et kaheksas kohas euroopas (seitsmes linnas ja ühes maakohas) värvatud ravi saavate opioiditarbijate seas oli suremus eakaaslastega võrreldes väga kõrge (vt emcdda, 2006).
yakın zamanda yapılan bir çalışma, avrupa’da sekiz merkezde (yedi kent ve bir ülke) tedaviye alınan opioid kullanıcılarının aynı yaştaki emsallerine kıyasla çok yüksek bir ölüm oranı bulunduğunu ortaya koymuştur (bkz. emcdda, 2006).