Hai cercato la traduzione di be your own kind of beautiful da Inglese a Turco

what's your favorite kind of art?
senin gözde sanat türün nedir?

japan has a lot of beautiful mountains.
japonya'nın bir sürü güzel dağları var.

he showed me a lot of beautiful photos.
o bana çok sayıda güzel fotoğraflar gösterdi.

the garden was full of beautiful yellow flowers.
bahçe güzel sarı çiçeklerle doluydu.

there are a lot of beautiful places in japan.
japonya'da bir sürü güzel mekân var.

now, sand is a magical material of beautiful contradictions.
Şimdi, kum güzel çelişkilerin sihirli bir malzemesidir.

japan is full of beautiful cities. kyoto and nara, for example.
japonya güzel şehirlerle doludur. kyoto ve nara, örneğin.

the originator of the heavens and the earth, he has appointed for you pairs of your own kind, and pairs also of cattle.
(o) gökleri ve yeri yoktan var edendir. size kendinizden çiftler, hayvanlardan da çiftler yaratmıştır.

consider briefly an important source of aesthetic pleasure, the magnetic pull of beautiful landscapes.
kısa bir şekilde o güzel manzaraların manyetik çekimini, ve estetik zevkin önemli kaynaklarını düşünün.

and it talked about how to build your own house, how to grow your own food, all kinds of things.
ve kendi evini nasil kuracağını söylüyor, kendi yiyecegini nasıl yetiştireceğini, bunun gibi birçok sey.

and allah hath given you wives of your own kind, and hath given you, from your wives, sons and grandsons, and hath made provision of good things for you.
allah size kendi nefislerinizden eşler yarattı ve eşlerinizden de size oğullar ve torunlar yarattı ve sizi güzel rızıklarla besledi.

even though this one is kind of unusual, i want you to think about your own journey.
ve böylece, bu yolculuk alışılmayanlardan olsa bile, sizin kendi yolculuğunuz hakkında düşünmenizi istiyorum.

and the earth- we have spread it out, and set thereon mountains standing firm, and produced therein every kind of beautiful growth (in pairs)-
allah'a yönelen her kula öğüt ve bir belge olarak yeryüzünü yaydık, oraya sabit dağlar yerleştirdik, orada her güzel türden yetiştirdik.

so i don't really know that. i don't really -- actually i do my own kind of research, you know.
yani ben bahsettiklerinden anlamam. gerçekten-- aslında kendimce bir araştırma yaparım.

and allah has made for you wives of your own kind, and has made for you, from your wives, sons and grandsons, and has bestowed on you good provision.
allah size kendi nefislerinizden eşler yarattı ve eşlerinizden de size oğullar ve torunlar yarattı ve sizi güzel rızıklarla besledi.

and (how) we have spread the earth, and placed mountains as anchors in it, and have grown all kinds of beautiful pairs in it?
allah'a yönelen her kula öğüt ve bir belge olarak yeryüzünü yaydık, oraya sabit dağlar yerleştirdik, orada her güzel türden yetiştirdik.