Hai cercato la traduzione di vetar da Serbo a Turco

vetar
rüzgâr

i kad udjoše u ladju, presta vetar.
onlar tekneye bindikten sonra rüzgar dindi.

izbori bi mogli da donesu hrvatskoj vetar promena
hırvatistan'da seçimler değişim rüzgarları getirebilir

nisu takvi bezbožnici, nego su kao prah koji rasipa vetar.
rüzgarın savurduğu saman çöpüne benzerler.

kosovo gradi i promoviše prve turbine na vetar u regionu.
kosova bölgedeki ilk rüzgar türbinlerini inşa ediyor ve destekliyor.

nauka i tehnologija: grčki rokas gradiće elektranu na vetar
bilim ve teknoloji: yunan rokas rüzgâr jeneratörü inşa edecek

austrijska kompanija evn ulaže u projekat turbina na vetar u bugarskoj.
avusturya'nın evn şirketi bulgaristan'daki bir türbin parkı projesine yatırım yaptı.

proizvodnja energije na vetar i solarne energije takođe su deo zvaničnog programa.
resmi programda rüzgar ve güneş enerjisinden elektrik üretimi de yer alıyor.

sunce i vetar su primarni obnovljivi izvori u hrvatskoj. [rojters]
güneş ve rüzgar, hırvatistan'ın başlıca yenilenebilir enerji kaynakları. [reuters]

ali ne zadugo potom dunu, nasuprot njemu, buran vetar koji se zove evroklidon.
ne var ki, çok geçmeden karadan evrakilon denen bir kasırga koptu.

sunce i vetar su značajni izvori energije, ali i dalje nedovoljno istraženi u hrvatskoj.
hırvatistan'da güneş ve rüzgâr önemli enerji kaynaklar olmasına karşın, yeteri kadar kullanılamıyor.

strahote navališe na me, i kao vetar teraju dušu moju, i kao oblak prodje sreæa moja.
mutluluğum bulut gibi geçip gitti.

fabrika turbina na vetar je švajcarska investicija, koja će u početku stvoriti 100 novih radnih mesta.
rüzgar türbini santrali, başlangıçta 100 adet yeni iş yaratacak bir İsviçre yatırımı.

ali gospod podiže velik vetar na moru, i posta velika bura na moru da mišljahu da æe se razbiti ladja.
yolda rab şiddetli bir rüzgar gönderdi denize. Öyle bir fırtına koptu ki, gemi neredeyse parçalanacaktı.

grčka kompanija rokas gradiće u fthiotidi elektranu na vetar, pored postojećih 13 kapaciteta za proizvodnju struje na vetar.
yunan rokas firması fthiotida'da bir enerji santrali inşa ederek mevcut 13 rüzgâr jeneratörüne ekleyecek.

konferencija koja održana u tirani bila je usredsređena na povećanje upotrebe obnovljivih energetskih izvora kao što su hidrogen, vetar ili solarna energija.
tiran'daki bir konferansta hidrojen, rüzgar veya güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırma konusu ele alındı.

na osnovu ugovora sa vladom vrednog 43 miliona evra, grčka kompanija rokas gradiće u centralnom regionu fthiotidi novu elektranu na vetar snage 42 megavata.
yunan rokas firması hükümetle imzalanan 43 milyon avroluk bir projeyle orta fthiotida bölgesinde 42 megawatt'lık yeni bir rüzgâr jeneratörü inşa edecek.

ali vetar u njenim jedrima nestao je u 83. minutu, kada je zdravko kuzmanović koristio ruku da bi zaustavio pas gane u kazneni prostor srbije.
ancak zravko kuzmanoviç'in gana'nın sırp ceza sahasına indirdiği bir pası eliyle kestiği 83. dakikada takımın yelkenleri rüzgarsız kaldı.

najveći koraci u razvoju energije na vetar preduzeti su u primorskom regionu, a posebno u oblasti Šibenika, gde je nemačka kompanija enersis investirala u dve nove elektrane.
rüzgar enerjisinin gelişimindeki en büyük atılımlar, başta alman enersys firmasının iki yeni santrale yatırım yaptığı sibenik bölgesinde olmak üzere kıyı bölgesinde gerçekleşti.

kriterijumi podrazumevaju poizvodnju 20 odsto energije iz obnovljivih izvora, povećanje proizvodnje energije na vetar za 20 odsto i smanjenje emisija ugljen-dioksida za isti procenat.
söz konusu kriterlerde, enerjinin %20'sini yenilenebilir kaynaklardan üretme, rüzgar enerjisi üretimini %20 oranında artırma ve karbondioksit emisyonlarını da aynı oranda azaltma yönünde çağrıda bulunuluyor.