Hai cercato la traduzione di salomo da Tedesco a Turco

salomo
süleyman

es ist von salomo.
"süleyman'dan bir mektup.

und salomo beerbte david.
süleyman davud'a varis oldu.

und wir bescherten david salomo.
(bunları belirttikten sonra tekrar davud'un kıssasına dönelim:) davud’a evlat olarak süleyman’ı ihsan ettik.

und wir schenkten david den salomo.
(bunları belirttikten sonra tekrar davud'un kıssasına dönelim:) davud’a evlat olarak süleyman’ı ihsan ettik.

also war salomo könig über ganz israel.
süleyman bütün İsrailin kralıydı.

und wir ließen salomo die sache begreifen.
biz çözümü ihtiva eden hükmü süleyman'a bildirdik.

und wir ließen david und salomo wissen zukommen.
and olsun ki, davud'a ve süleyman'a ilim verdik.

und salomo sandte zu hiram und ließ ihm sagen:
süleyman hirama şu haberi gönderdi:

also baute salomo geser und das niedere beth-horon
süleyman gezeri, aşağı beythoronu,

das gefiel dem herrn wohl, daß salomo um ein solches bat.
süleymanın bu isteği rabbi hoşnut etti.

und wir schenkten david den salomo. welch trefflicher diener!
biz davud'a süleyman'ı armağan ettik, (süleyman) ne güzel kuldu!

der könig salomo ließ sich eine sänfte machen von holz aus libanon.
lübnan ağaçlarından yaptı.

5:6 und salomo hatte vierzigtausend wagenpferde und zwölftausend reisige.
süleymanın savaş arabalarının atları için kırk bin ahırı ve on iki bin atlısı vardı.

also gab hiram salomo zedern-und tannenholz nach allem seinem begehr.
hiram süleymana istediği kadar sedir ve çam tomruğu sağladı.

und (erwähne) david und salomo, als sie über das saatfeld urteilten.
davud ile süleyman'ı da... hani bir defasında onlar bir ekin konusunda hüküm veriyorlardı.

und es ward salomo angesagt, daß simei hingezogen wäre von jerusalem gen gath und wiedergekommen.
Şiminin yeruşalimden gata gidip döndüğü süleymana anlatılınca,

aber an seinem hause baute salomo dreizehn jahre, daß er's ganz ausbaute.
süleyman kendine, yapımı on üç yıl süren bir saray yaptırdı.

und die ihm zu jerusalem geboren wurden, hießen also: sammua, sobab, nathan, salomo,
davutun yeruşalimde doğan çocuklarının adları şunlardı: Şammua, Şovav, natan, süleyman,

er (salomo) sagte: "es ist ein palast, getäfelt und gepflastert mit geglättetem glas."
(süleyman) "o, cilalı, şeffaf sırçadandır" dedi.