Hai cercato la traduzione di cezbeden da Turco a Inglese

beni gerçekten cezbeden bir diğer şey canlı, kırmızı yanaklarıydı.
the second thing that really attracted me were his bright red cheeks.

bu görünmez bağlar bizi cezbeden, ızdırabın bile başkalaşımları bizi tutan.
these invisible links that allure, these transfigurations, even of anguish, that hold us.

okyanusların büyük bölümü hala keşfefilmedi ama yine de elimizde şunun gibi bizi cezbeden ve okyanuslara aşina kılan görüntüler var.
it's mostly unexplored, and yet there are beautiful sights like this that captivate us and make us become familiar with it.

sırbistan'ın doğusu lepenski vir'in dışında turistleri cezbeden birçok doğal kaynağa da sahip.
in addition to lepenski vir, eastern serbia has plenty of natural resources that attract tourists.

yeni demokrasi genel başkanlık yarışında oy kullananlar, parti tabanını cezbeden usta bir ismi dora bakoyanni'ye tercih ettiler.
voters in the new democracy leadership contest shunned dora bakoyannis in favour of a veteran figure who appealed to the party base.

görsel olarak göz kamaştırıcı bu konuşmada, jonathan drori polenlerini dağıtmaları için böcekleri olağanüstü yollarla cezbeden çiçek açan bitkileri - çeyrek milyondan fazla tür - gösteriyor: 'iniş-çizgileri' geliştirip böcekleri içeri yönlendirerek, ultraviole ışıklarıyla parıldayarak ve hatta çiftleşme dönemindeki diğer böcekleri taklit ederek.
in this visually dazzling talk, jonathan drori shows the extraordinary ways flowering plants -- over a quarter million species -- have evolved to attract insects to spread their pollen: growing 'landing-strips' to guide the insects in, shining in ultraviolet, building elaborate traps, and even mimicking other insects in heat.