検索ワード: intimideren (オランダ語 - トルコ語)

intimideren
gözdağı verme

intimideren.
hayır, zorbalık eder.

- "intimideren"?
Üstüne gelmek mi?

haar intimideren.
en az "ben arkadaş canlısıyım", "ben zekiyim", "ben iyi günümdeyim" olan halinle okula git.

haar intimideren?
tehdit edersin?

getuigen intimideren.
olası tanıklara göz dağı vermek.

intimideren, edelachtbare.
taciz ediyor, sayın hakim.

het intimideren begint.
tehditler savruluyor.

moet dat me intimideren?
bunun beni korkutması mı gerekirdi?

-ontstellen en intimideren.
. - Şokve saygı.

voor studenten die intimideren.
zorbalıkla uğraşan öğrenciler için ama.

ja, machines intimideren me.
evet. makinelerle aram iyi değildir, gözümü korkutuyorlar.

intimideren... voor een bekentenis?
tehditle mi? İtiraf ettirmek için?

- u wilt mensen intimideren?
- İnsanlara zorbalık mı yapmak istiyorsunuz?

die belagers intimideren alleen.
tamam, benny ruiz hapishanede değil mi? o haydutlar sadece piyon.

ze intimideren, zorgen voor orde.
adamın gözünü korkutur, düzeni sağlarlar. onlar olmadan neyin olur ki?

ze intimideren reizigers naar banea.
banean gezegenine doğru yolculuk edenleri her zaman korkutmaya çalışırlar.

waarom intimideren deze jongens jou?
peki neden bu adamlar seni taciz ediyorlar?

ala we andere agentschappen gaan intimideren...
teşkilatlar arası hırlaşma.

waarom zouden wij shrimpy intimideren?
göttenbacak'ı neden tehdit edelim ki?