検索ワード: gerekecek (トルコ語 - クロアチア語)

aksi takdirde müzakerelerin ertelenmesi gerekecek.
u suprotnom razgovori će biti odgođeni.

anlaşma için hakimlerin de onayı gerekecek.
dogovor će morati odobriti suci.

bundan sonra bir şeylerin değişmesi gerekecek.
nešto će se morati promijeniti nakon ove afere.

bu konuda mutlaka bir şeyler yapılması gerekecek.
nešto će se morati poduzeti.

Şimdiyse, atıklarımızdan kurtulmadan önce düşünmemiz gerekecek."
sada ćemo morati razmišljati kada bacamo smeće."

adayların bir mal ve mülk beyanında bulunmaları da gerekecek.
od kandidata će se zahtijevati i podnošenje evidencije osobne imovine.

aksi takdirde, erken parlamento seçimlerinin yapılması gerekecek.
ako to ne učini morat će biti raspisani izvanredni parlamentarni izbori.

birimin yıllık bakımı içinse 12 milyon euro gerekecek.
za godišnje održavanje postrojbe bit će potrebno 12 milijuna eura.

hükümet aday göstereceği üyelerin meclis tarafından onaylanması gerekecek.
vlada će predlagati članove povjerenstva, a njihovo imenovanje mora biti potvrđeno od strane zakonodavaca.

bunun için de bm güvenlik konseyi'nin onayı gerekecek.
to bi zahtijevalo odobrenje vijeća sigurnosti un-a.

Çok yakında bunları basmak isteyecek bir yayıncı bulmam gerekecek.
uskoro ću morati naći izdavača zainteresiranog za njih.

bunun için de, yurtdışında yaşayan arnavutların sayısının belirlenmesi gerekecek.
stoga će, s druge strane, biti potrebno utvrditi točan broj albanaca koji žive u inozemstvu.

suç iddiaları üzerinde soruşturma başlatılanbilmesi için adalet bakanının onayı gerekecek.
otvaranje istrage za navodni prijestup zahtijevat će odobrenje ministra pravosuđa.

telefon dinlemek için de devlet mahkemesi tarafından önceden izin alınması gerekecek.
prisluškivanje mora prethodno biti odobreno od strane državnog suda.

bu ziyaretçilerin çoğunun bundan sonra makedon büyükelçiliklerinden transit vize alması gerekecek.
većina tih posjetitelja sada će morati dobivati tranzitne vize preko makedonskih veleposlanstava.

ancak bunu yapmak için, farklılıkların üstesinden gelip takım halinde çalışmaları gerekecek.
u tom cilju, međutim, morat će se izdignuti iznad vlastitih razlika i raditi kao tim.

jovanoviç, "fakat hâlâ çalışan ve vergi ödemeyen faal şirketlerin cezalandırılması gerekecek.
"međutim, aktivne tvrtke, koje još djeluju i koje ne plaćaju poreze, morat će biti kažnjene.

kosova’nın ayakta kalabilmek için ekonomisini yeniden inşa etmesi ve yatırımcıları cezbetmesi gerekecek.
da bi se održalo, kosovo će morati obnoviti svoje gospodarstvo i privući ulaganja.

değişiklik için, net çoğunluk sahibi sc iktidar partisi snsd'nin meclis onayı gerekecek.
izmjena zahtijeva parlametarno odobrenje vladajuće stranke u rs, snsd, koja ima natpolovičnu većinu.

bütünleşme süreci kapsamında ülkenin seçim sisteminde reform yapılması gerekecek. [getty images]
izborni sustav zemlje zahtijevat će reforme u sklopu integracijskog procesa. [getty images]