検索ワード: anlayacaksınız (トルコ語 - スワヒリ語)

"siz benim söylediklerimi sonra anlayacaksınız.
basi mtayakumbuka ninayo kuambieni.

umarım bizim başarısızlığa uğramadığımızı anlayacaksınız.
lakini natumaini kwamba ninyi mnajua kuwa sisi hatukushindwa.

onun doğruluğunu, bir müddet sonra mutlaka bilip anlayacaksınız.
na bila ya shaka mtajua khabari zake baada ya muda.

o gün anlayacaksınız ki, ben babamdayım, siz bendesiniz, ben de sizdeyim.
siku ile itakapofika mtajua kwamba mimi niko ndani ya baba, nanyi mko ndani yangu, nami ndani yenu.

yakında anlayacaksınız; doğru düzgün yolun yolcuları kimmiş ve hidayette olan kimmiş!
hivi karibuni mtajua nani mwenye njia sawa na nani aliye ongoka.

ben de görevimi yapmaya devam edeceğim. perişan edecek azabın kime geleceğini ve yalancının kim olduğunu ilerde anlayacaksınız.
karibuni mtajua ni nani itakaye mfikia adhabu ya kumhizi, na nani aliye mwongo.

kimin azabının daha şiddetli, daha devamlı olduğunu işte o zaman anlayacaksınız!” [7,123]
na nitakutundikeni misalabani katika vigogo vya mitende, na hapo kwa yakini mtajua ni nani katika sisi aliye mkali wa kuadhibu na kuiendeleza adhabu yake.

"Şüphesiz bu bir hiledir, siz bunu şehirde kurmuşsunuz, yerli halkı oradan çıkarmak istiyorsunuz, sonra anlayacaksınız!"
hizi ni njama mlizo panga mjini mpate kuwatoa wenyewe. lakini karibu mtajua!

Şimdi elleriniz ile ayaklarınızı tereddüt etmeden çaprazlama keseceğim ve sizi hurma dallarına asacağım! böylece, hangimizin azabının daha şiddetli ve sürekli olduğunu iyice anlayacaksınız.
basi kwa yakini nitakukateni mikono yenu na miguu yenu kwa kutafautisha. na nitakutundikeni misalabani katika vigogo vya mitende, na hapo kwa yakini mtajua ni nani katika sisi aliye mkali wa kuadhibu na kuiendeleza adhabu yake.

bu nedenle İsa şöyle dedi: ‹‹İnsanoğlunu yukarı kaldırdığınız zaman benim o olduğumu, kendiliğimden hiçbir şey yapmadığımı, ama tıpkı babanın bana öğrettiği gibi konuştuğumu anlayacaksınız.
basi, yesu akawaambia, "mtakapokwisha mwinua mwana wa mtu hapo ndipo mtakapojua kwamba mimi ndimi, na kwamba sifanyi chochote mimi mwenyewe, ila nasema tu yale baba aliyonifundisha.

(İhtilafa ne hacet,) yakında anlayacaklar!
karibu watakuja jua.