人が翻訳した例文から、翻訳方法を学びます。
プロの翻訳者、企業、ウェブページから自由に利用できる翻訳レポジトリまで。
ve ben de biraz meraklandım.
and i got a bit curious about it.
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質:
barınma ihtiyacımız bir ticarete dönüştü, ben de biraz bundan bahsedeceğim.
our housing has become a commodity, and i'll talk a little bit about that.
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質:
ama ben de sizin işlediğiniz suçlardan beriyim.”
i am certainly not responsible for whatever sins you commit!
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
ve bu benim yaptığım en zor icattı, ama ben de başlamış oldum ve sonradan da şansım epey açıldı.
and it was the hardest invention i ever made, but it got me started, and i got really lucky after that.
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質:
yine söylüyorum, kimse beni akılsız sanmasın. Öyle sanıyorsanız, akılsız birini kabul eder gibi de olsa beni kabul edin ki, ben de biraz övüneyim!
i say again, let no man think me a fool; if otherwise, yet as a fool receive me, that i may boast myself a little.
最終更新: 2012-05-06
使用頻度: 1
品質:
ben de "Çello çalıyorum ve biraz da şarkı söylüyorum," dedim, ve o, "aa, ben de biraz çello çalıyorum" dedi."
and i said "i'm playing the cello and i'm doing a bit of singing," and he said, "oh, i sort of play the cello as well."
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質:
警告:見えない HTML フォーマットが含まれています
ama ben tasarımı amsterdam gibi bir yerde aramaya başladım ve fark ettim ki, tasarımın birinci misyonu sosyal bir amaca hizmet etmek. ve bu sebeple ben de bu bisiklete bir tasarım bisikleti olarak bakmıyorum,
but i began looking at design in a place like amsterdam and recognized, you know, the first job of design is to serve a social purpose.
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質:
siz elinizden gelen fenalığı yapın, ama ben de işime devam edeceğim.zelil ve rezil eden azabın dünyada kime geleceğini, âhirette ise devamlı azabın kimin başına ineceğini yakında öğrenirsiniz.
do whatever ye can: i will do (my part): but soon will ye know-
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
ve dedim ki, "yani, sanırım ben de -- ama ben ayrıca ellerimle de duyuyorum, kollarım aracılığıyla da, elmacık kemiklerimle, kafa derimle, midemle, göğsümle, bacaklarımla, vesaire"
and i said, "well, i think i do too -- but i also hear it through my hands, through my arms, cheekbones, my scalp, my tummy, my chest, my legs and so on."
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質:
警告:見えない HTML フォーマットが含まれています
ben de dedim ki, "ama ben lisans eğitimi alanlara -- lisans eğitimi alanlara ve lisans üstü eğitim alanlara ders verdim."
and i said, "well, i've taught graduate -- i've had graduate students, i've taught undergraduate classes."
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質:
警告:見えない HTML フォーマットが含まれています
ama ben de saçmalıklardan kurtulmak ve amaca ulaşmak için bazı kısayollar göstereceğim; bir cevap bulmak için büyük ihtimalle arthur'un yaptığından daha çabuk. önce -- önce sağduyuyu ve mantığı göz ardı ediyoruz. hepiniz ellerinizi böyle tutarsanız, 90 derece, hepiniz. sen --
but i will demonstrate different ways to get rid of difficulties and go to the point, to find an answer probably much quicker than arthur did. so, first, we violate the common sense, the logic. all of you, if you hold your hand like this, 90 degrees -- all of you. not you.
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質: