検索ワード: liberalleştirilmesini (トルコ語 - 英語)

kısıtlamalar altında optimizasyon sağlamayı hedefleyen bir politik karışım, sermaye hesabının dikkatle liberalleştirilmesini de kapsamalıdır.
a policy mix, which aims at optimising under constraints, would have to include prudent liberalisation of the capital account.

enel başkan yardımcısı andrea brentan ise, şirketin bölgede stratejik çıkarları olduğunu belirterek, bulgaristan'daki siyasi istikrar, etkili ekonomik politika ve enerji sektörünün liberalleştirilmesini olumlu etmenler olarak niteledi.
enel vice president andrea brentan said the company had strategic interests in the region, noting the political stability, effective economic policies and liberalisation of the power market in bulgaria as positive factors.

1980'li yıllarda türk ekonomisinin liberalleştirilmesinden bu yana ülke güçlü bir ekonomik büyüme ve siyasi istikrar yakaladı.
since the liberalization of the turkish economy during the 1980s, the country has enjoyed stronger economic growth and greater political stability.