検索ワード: nişan (トルコ語 - 英語)

nişan
engagement

nişan yüzüğü
engagement ring

nişan al ve ate
prism

hedefe nişan al.
take aim at the target.

o, kuşa nişan aldı.
he aimed at the bird.

bir geyiğe nişan aldı.
she took aim at a deer.

o, hedefe nişan aldı.
she aimed at the target.

avcılar file nişan aldılar.
the hunters aimed at the elephant.

dün bir nişan töreni gittim
yesterday i went to an engagement ceremony

nişan törenini iptal ettim.
i broke off the engagement.

avcı kuşa nişan aldı fakat ıskaladı.
the hunter aimed at the bird, but missed.

dün gece ona bir nişan yüzüğü verdi.
he gave her an engagement ring last night.

tom mary'ye bir nişan yüzüğü verdi.
tom gave mary an engagement ring.

belki yan duvarı nişan alıp yansımasını sağlarım.
maybe if i hit the side wall it will bounce around the room.

atış mangası nişan aldı, ateş etti -- general öldü.
the firing squad aimed, fired -- the general was dead.

o onun pahalı bir nişan yüzüğü almasını istemiyor.
she doesn't want him to buy an expensive engagement ring.

tom mary için pahalı bir nişan yüzüğü almak istemiyor.
tom doesn't want to buy an expensive engagement ring for mary.

kaplana nişan aldım ve ateş ettim fakat onu ıskaladım.
i aimed at the tiger and fired, but missed him.

tom büyükbabasından miras kalan parayla mary için bir nişan yüzüğü aldı.
tom bought an engagement ring for mary with money he inherited from his grandfather.

1820de légion d'honneur nişanı ile ödülendirilmiştir.
he received the légion d'honneur in 1820.