検索ワード: veren (トルコ語 - 英語)

veren
issuer

göt veren
arsch geben

reklam veren
advertiser

sipariş veren:
order by:

İŞ veren yetkİlİsİ
employer authority

veren kuruluş:konu
issuer:subject

sertifika veren kuruluş
issuer

işareti veren kişiyi,
the person providing the sign,

bilgi veren şahıslar:
disclosing persons:

sertifika veren kuruluşun türü
issuer type

hiyerarşik, altınızdakilere emir veren
you would be very hierarchical.

meyveye zarar veren böcekler
fruit damaging insects

parayı veren düdüğü çalar.
you get what you pay for.

sertifikayı veren kurum bilinmiyor
organizational unit:

göze rengini veren damarsal tabakadır.
it is the vascular layer that gives the eye its color.

parlak ışık veren güneşi varettik;
(the sun) as a shining torch

muntazam radyo dalgaları veren gökcismi
pulsar

doğrusu, mutluluğa ermiştir zekat veren;
but those will prosper who purify themselves,

verem
tuberculosis