検索ワード: cautionary (英語 - トルコ語)

and i would add a cautionary note here, however.
ancak buraya bir uyarı eklemem gerekiyor.

the cautionary tone of the report was in keeping with predictions.
raporun uyarıcı nitelikteki havası tahminlerle uyumluydu.

however, some cautionary remarks qualifying the above observations are needed.
fakat yukarıda bahsettiğim gözlemleri niteleyen bazı uyarılara ihtiyacımız var.

the movie is totally regular, maybe a little tragic for my taste, but realistic and cautionary.
film tamamen normal, bana göre belki biraz trajik ama gerçekçi ve ihtiyatlı bir film.

[...] the song isn't a cautionary tale , but a call to arms to misfits everywhere.
[...] Şarkı uyarıcı bir hikâye değil; ancak hiçbir yere uymayan kollara bir çağrı.

however, both barroso and rehn struck a cautionary note, saying that further progress towards membership hinged on reforms.
ancak gerek barroso gerekse rehn, üyelik yolundaki ilerlemenin sürmesinin reformlara bağlı olduğu konusunda da uyardı.

and he goes on to say, "the landmark stanford study provides a cautionary tale for all military operations."
devam ediyor ve diyor ki " abidevi stanford çalışması askeri operasyonlar için ikaz edici bir öykü sunuyor."

carolina jungr, director of world bank's belgrade office, has welcomed the progress, while striking a cautionary note.
dünya bankası'nın belgrad ofisi direktörü carolina jungr kaydedilen ilerlemeyi memnuniyetle karşılamakla birlikte uyarıda da bulundu.

it maxes out in the 1930s, '40s and '50s, and then it starts slowing down, and here's a cautionary note.
1930larda 40larda ve 50lerde zirve yapıyor ve sonra da yavaşlıyor. Şimdi dikkat etmeniz gereken nokta şu ki