プロの翻訳者、企業、ウェブページから自由に利用できる翻訳レポジトリまで。
mit seinen gemächern, pfeilern und halle und ihren fenstern ringsumher, fünfzig ellen lang und fünfundzwanzig ellen breit.
bunun da bekçi odaları, aralarındaki duvarlar, eyvanı aynıydı. kapının her yanında pencereler vardı. girişin uzunluğu elli arşın, genişliği yirmi beş arşındı.
fünfundzwanzig jahre alt war amazja, da er könig ward, und regierte neunundzwanzig jahre zu jerusalem. seine mutter hieß joaddan von jerusalem.
amatsya yirmi beş yaşında kral oldu ve yeruşalimde yirmi dokuz yıl krallık yaptı. annesi yeruşalimli yehoaddandı.
da sie nun gerudert hatten bei fünfundzwanzig oder dreißig feld wegs, sahen sie jesum auf dem meere dahergehen und nahe zum schiff kommen; und sie fürchteten sich.
Öğrenciler üç mil kadar kürek çektikten sonra, İsanın gölün üstünde yürüyerek tekneye yaklaştığını görünce korktular.
das hatte auch auf jeder seite drei gemächer und hatte auch seine pfeiler und halle, gleich so groß wie am vorigen tor, fünfzig ellen die länge und fünfundzwanzig ellen die breite.
İki yandaki üçer bekçi odasının, aralarındaki duvarların ve eyvanın ölçüsü, birinci kapının ölçüsünün aynısıydı. uzunluğu elli arşın, genişliği yirmi beş arşındı.
und josaphat regierte über juda und war fünfunddreißig jahre alt, da er könig ward, und regierte fünfundzwanzig jahre zu jerusalem. seine mutter hieß asuba, eine tochter silhis.
yehoşafat yahudayı yönetti. otuz beş yaşında kral oldu ve yeruşalimde yirmi beş yıl krallık yaptı. annesi Şilhinin kızı azuvaydı.
mit seinen gemächern, pfeilern und halle und mit fenstern an ihm und an seiner halle, ebenso groß wie jene, ringsumher; und es waren fünfzig ellen lang und fünfundzwanzig ellen breit.
bekçi odalarının, odalar arasındaki duvarların, eyvanın ölçüleri öbürlerinin aynısıydı. dış duvarlarda ve eyvanın her yanında pencereler vardı. girişin uzunluğu elli arşın, genişliği yirmi beş arşındı.
mit seinen gemächern, pfeilern und halle, gleich so groß wie die andern, und mit fenstern an ihm und an seiner halle ringsumher; und es war fünfzig ellen lang und fünfundzwanzig ellen breit.
bekçi odalarının, odalar arasındaki duvarların, eyvanın ölçüleri öbürlerinin aynısıydı. dış duvarlarda ve eyvanın her yanında pencereler vardı. girişin uzunluğu elli arşın, genişliği yirmi beş arşındı.
und er führte mich in den inneren hof am hause des herrn; und siehe, vor der tür am tempel des herrn, zwischen der halle und dem altar, da waren bei fünfundzwanzig männer, die ihren rücken gegen den tempel des herrn und ihr angesicht gegen morgen gekehrt hatten und beteten gegen der sonne aufgang.
beni rabbin tapınağının iç avlusuna götürdü. tapınağın girişinde, eyvanla sunak arasında yirmi beş kadar adam vardı. sırtlarını rabbin tapınağına, yüzlerini doğuya dönmüş, güneşe tapınıyorlardı.