검색어: pudiera (스페인어 - 터키어)

ojalá pudiera ayudarte.
keşke sana yardım edebilsem.

¡ojalá pudiera volar!
keşke uçabilsem!

ojalá pudiera ir a japón.
keşke japonya'ya gidebilsem.

ojalá pudiera comprarme una motocicleta.
keşke bir motosiklet alabilsem.

tenía miedo de que pudiera morir.
onun ölebileceğinden korktum.

ojalá pudiera pensar en algo que decir.
keşke söyleyecek bir şey düşünebilsem.

ojalá pudiera pasar más tiempo con mi familia.
keşke ailemle daha fazla zaman geçirebilsem.

no había nada que tom pudiera hacer para ayudar a mary.
mary'ye yardım etmek için tom'un yapabileceği bir şey yoktu.

si se desplomaran no habría nadie, fuera de Él, que pudiera sostenerlos.
andolsun ki eğer yok oluverirlerse, onları o'ndan başka kimse tutamaz.

no se puede abrir el arhcivo %1. pudiera ser un problema de dcop.
% 1 dosyası açılamadı. bir dcop sorunu olabilir.

entonces, alá les sorprendió por sus pecados y no hubo quien pudiera protegerles contra alá.
[46,26; 30,9]

no hubo grupo que, fuera de alá, pudiera auxiliarle, ni pudo defenderse a sí mismo.
allah dışında kendisine yardım edecek bir topluluğu da çıkmadı. kendi kendini de kurtaramadı.

¡oh, si yo pudiera saber dónde hallar a dios! entonces iría hasta su morada
tahtına varabilseydim!

dijo: «¡ah! si os pudiera... o si pudiera recurrir a un apoyo fuerte...»
"keşke size yetecek bir kuvvetim olsa veya sağlam bir yere sığınsam" dedi.

sobre el papel, la olympus sp-590 uz da la impresión de que pudiera reemplazar una cámara réflex digital.
kâğıt üzerindeki özelliklerine bakıldığında olympus sp-590 uz fotoğraf makinesini dijital slr bir model ile karıştırmak mümkün.

ojalá pudieras dejar de hablar de tom.
keşke tom hakkında konuşmayı durdurabilsen.