검색어: eksteren (에스페란토어 - 터키어)

eksteren.
yukarıya, tanrı aşkına!

eksteren!
defol!

Æiuj eksteren!
herkes dışarı!

paŝi eksteren
bir adım dışarı

vi promenis eksteren.
dışarı çıktınız.

ek, reiru eksteren.
haydi, çık oradan.

ili sendos vin eksteren.
seni yukarıya gönderiyorlar.

venu eksteren, mi petas!
Çık ortaya lütfen!

mi reiros eksteren denove.
gene hemen dışarı çıkıyorum.

s-ino woolf iris eksteren.
bayan woolf evden dışarı çıktı.

lasu ke ili vin gvidu eksteren.
seni dışarı çıkaracaklar.

mi ne povas jheti shin eksteren.
ne yapabilirim? onu dışarı atamam ya.

alex, mi volas iomete eksteren iri.
alex, biraz dışarı çıkmalıyım.

ni kune promenos morgaŭ. ni iros eksteren.
yarın dışarı yürüyüşe çıkacağız.

- do, mi ne scias, iri ĉi tien eksteren.
buraya gelmek hakkında.

viaj fontoj disfluu eksteren, akvaj torentoj en la stratojn.
akarsuların meydanları mı sulamalı?

de tie ne estas vojo eksteren, krom tiu per kiu ni venis!
bu yoldan başka gidecek bir yolu yok!

kaj vespere li gvidis ilin eksteren por serĉi la unuan stelon kaj diris:
İlk yıldızı görebilmek için onları dışarı çıkarttı ve "bakın.

kaj kondukis ilin eksteren, kaj diris:sinjoroj, kion mi devas fari, por esti savita?
onları dışarı çıkararak, ‹‹efendiler, kurtulmak için ne yapmam gerekir?›› diye sordu.

Ĉi-matene mi rigardis eksteren kaj pensis: la somero malfruas ĉi-jare, sinjorino.
sabah dışarı baktım da bu sene yaz bayağı gecikti.