전문 번역가, 번역 회사, 웹 페이지 및 자유롭게 사용할 수 있는 번역 저장소 등을 활용합니다.
번역 추가
boil
Çıban
마지막 업데이트: 2013-08-09 사용 빈도: 3 품질: 추천인: Wikipedia
boil one egg.
bir yumurta kaynat.
마지막 업데이트: 2014-02-01 사용 빈도: 1 품질: 추천인: Wikipedia
boil some water.
biraz su kaynatın.
go boil your head!
git başımdan!
boil the milk bottles.
süt şişelerini kaynatın.
boil my eggs hard, please.
yumurtamı katı kaynat lütfen.
do not boil for a long time
uzun süre kaynatma.
마지막 업데이트: 2019-08-27 사용 빈도: 1 품질: 추천인: Alpaycanta
money will make the pot boil.
para tencereyi kaynatır.
마지막 업데이트: 2014-02-01 사용 빈도: 1 품질: 추천인: Alpaycanta
i'll boil you the potatoes.
sana patatesleri kaynatacağım.
the oceans are brought to a boil,
denizler ateşlendiğinde (suları çekilip, volkanlar halinde ateş püskürdüğünde),
마지막 업데이트: 2014-07-03 사용 빈도: 1 품질: 추천인: Alpaycanta
and we managed to boil it down to nine.
bu şeyleri belirledik ve karşımıza 9 maddelik bir liste çıktı.
마지막 업데이트: 2015-10-13 사용 빈도: 1 품질: 추천인: Alpaycanta
boil the soup down until it becomes thick.
Çorba yoğunlaşana kadar kaynatın.
like boiling oil, it will boil in the bellies,
derişik asit gibi ve midelerde kaynayacaktır
it takes about ten minutes to boil an egg.
bir yumurtayı kaynatmak yaklaşık on dakika sürer.
like molten copper it will boil in their bellies,
tom showed mary how to boil water in a paper cup.
tom mary'ye kağıt bir bardakta nasıl su kaynatacağını gösterdi.
like molten brass; it will boil in their insides.
bring water, sour cream, salt and butter to a boil.
su, ekşi krema, tuz ve tereyağını kaynayana kadar ısıtın.
마지막 업데이트: 2016-01-20 사용 빈도: 1 품질: 추천인: Alpaycanta
hearing about people kidnapping little children just makes my blood boil.
küçük çocukları kaçıran insanlar hakkında duymak kanımı kaynatıyor.
like dregs of oil; it shall boil in (their) bellies,