검색어: i was trying to impress (영어 - 터키어)

i was just trying to impress tom.
sadece tom'u etkilemeye çalışıyordum.

i was trying to help.
yardım etmeye çalışıyordum.

i was trying to find tom.
tom'u bulmaya çalışıyordum.

i was trying to be funny.
komik olmaya çalışıyordum.

i know what tom was trying to do.
tom'un ne yapmaya çalıştığını biliyorum.

i need to impress tom.
tom'u etkilemeliyim.

i wanted to impress you.
seni etkilemek istiyordum.

so, i was trying to basically make measurements.
basit ölçümler yapmaya çalışıyordum.

i think she was trying to pull a fast one.
sanırım birini kandırmaya çalışıyordu.

i know you're trying to help.
yardım etmeye çalıştığını biliyorum.

and i was trying to take a picture of her quietly.
sessizce fotoğrafını çekmeye çalışıyordum.

here i was again, trying to figure out what to do.
tekrar ne yapacağımı bulmaya çalışıyordum.

everyone was pushing, trying to escape.
herkes itiyordu, kaçmaya çalışıyordu.

i was trying to find a mythic reason to make the film.
filmi yapabilmek için mitolojik bir temel bulmaya çalışıyordum.

i was trying to call you but you didn't answer the call
seni aramaya çalışıyordum ama aramaya cevap vermedin

did you understand what tom was trying to say?
tom'un ne söylemeye çalıştığını anladın mı?

and i was looking at that, trying to figure out what it means.
ve ona bakıyor, ne anlama geldiğini anlamaya çalışıyordum.

so, my next -- the next thing i was trying to get was copper.
böylece, sonraki -- sonraki elde etmeye çalıştığım şeyse bakırdı.

it was hard to figure out what tom was trying to say.
tom'un ne söylemeye çalıştığını anlamak zordu.

but they went up here, and india was trying to follow.
ama şuraya çıktılar ve hindistan onları takip etmeye çalışıyor.