검색어: respectfully (영어 - 터키어)

respectfully yours,
saygılarımızla,

tom respectfully removed his hat.
tom saygıyla şapkasını çıkardı.

he behaves respectfully toward his superiors.
Üstlerine karşı saygıyla davranır.

i merely, most respectfully, return him the ticket."
ben sadece, büyük bir saygıyla, o'na biletini iade ediyorum"

respectfully submitted to the appreciation and discretion of the esteemed court.
yüksek mahkemenin takdir ve tensiplerine saygı ile arz ederim.

and to respectfully harmonize with them in order to foster a sustainable work.
uyuma teşvik edici tamamen farklı bir şey.

we have been told that our flag has never been treated so respectfully in gaza in recent years.
Şunu söyleyebiliriz ki son yıllarda gazze’de , amerikan bayrağına hiç bu kadar saygılı davranılmamıştı .

well i'd like to respectfully submit that broccoli green might then be the new blue.
ben de karşılık olarak brokolinin yeni mavi olacağını söyleyebilirim.

the applicants respectfully ask the court to ammend its description of the subject of case 2012/573.
başvuru sahipleri saygılı bir şekilde mahkemeden 2012/573 davasının konusunun tanımını değiştirmesini istemektedirler.

he disembarks, dismisses the swan, respectfully greets the king, and asks elsa if she will have him as her champion.
he dışembarks and dışmışses the swan, respectfully greets the king, and asks elsa ıf she will have him aş her champion.

the applicants also respectfully ask the court to obtain the answers to certain questions from the turkish government, namely the following:
başvuru sahipleri ayrıca, kısacası aşağıdaki şekilde, saygı çerçevesinde mahkemenin türk hükümetinden belirli sorulara yanıtlar almasını talep etmektedir.

required examinations were conducted on the printing machine for which assessment was requested and the identified considerations and expert opinion were respectfully submitted to the esteemed court.
tespiti istenen baskı makinası üzerinde gerekli tetkikler yapılarak tespit erilen hususlar ve bilirkişi kanaati yüksek mahkemeye saygı ile arz edilmiştir.

jeff bezos expects leaders to challenge decisions as long as they do so respectfully and with cause. leaders should commit wholly to their convictions when challenges arise. however, once they agree to a decision, they’re supposed to give everything they have to it.
jeff bezos, liderlerin saygılı ve gerekçeli bir şekilde yaptıkları sürece kararlara meydan okumalarını bekliyor. liderler, zorluklar ortaya çıktığında inançlarına tamamen bağlı kalmalıdır. ancak, bir kararı kabul ettiklerinde, sahip oldukları her şeyi ona vermeleri gerekir.