검색어: surreal (영어 - 터키어)

surreal platform shooting game
gerçeküstü

and it was also, of course, surreal.
bir yandan da tuhaf şeyler yapıyordum.

"that is absurd, it would be surreal."
bu saçma ve gerçek dışı bir şey”, dedi.

and the scene inside of this building was devastating and surreal.
ve bu binanın içindeki manzara kahredici ve gerçek ötesi bir şeydi.

but it can be a bit surreal to see theatre in languages one doesn't understand.
ne var ki tiyatroyu anlamadığınız bir dilden izlemek biraz gerçeküstü bir durum olabiliyor.

her pieces are constructed of short units of dialogue and action, often of a surreal nature.
eserleri genelde gerçeküstü niteliğe sahip kısa diyalog ve hareket parçalarından oluşur.

an even larger number system, the surreal numbers were discovered by john horton conway in connection with combinatorial games.
daha da büyük bir sayı sistemi gerçeküstü sayılar kombinatoryal oyunlar ile bağlantılı olarak john horton conway tarafından keşfedildi.

david macaulay relives the winding and sometimes surreal journey toward the completion of rome antics, his illustrated homage to the historic city.
david macaulay, roma antiklerinin tamamlanmasına doğru giden başdöndürü ve bazende gerçeküstü yolculuğu tarihi şehre gösterdiği saygıyla yeniden canlandırıyor.

the sequence in which the family throws the pizza box away was specifically designed by john swartzwelder to look surreal, with the family panning into each other.
ailenin pizza kutusunu birbirine uzatarak çöpe atması, gerçeküstü gözükmesi için özellikle john swartzwelder tarafından tasarlandı.

despite the film's low budget, it achieved moderate commercial success and has developed a cult following due to its surreal, kafkaesque setting.
film düşük bütçesine rağmen orta derecede ticari bir başarı elde etti ve gerçeküstü, kafkavari dekoru ile kült film haline geldi.

poet rives does 8 minutes of lyrical origami, folding history into a series of coincidences surrounding that most surreal of hours, 4 o'clock in the morning.
Şair rives günün en garip saati sabah 4 hakkındaki ilginç, tarihsel rastlantıları içeren 8 dakikalık lirik bir konuşma yapıyor.

in this captivating talk from the ted archive, cartoonist ben katchor reads from his comic strips. these perceptive, surreal stories find the profound hopes and foibles of history preserved in objects like light switches and signs.
ted kayıtlarındaki bu büyüleyici konuşmada, karikatürist ben katchor birkaç eserini seslendiriyor. akıl dolu ve doğaüstü bu hikayeler derin umutları ve tarihin lambaların anahtarlarında ve izlerinde korunmuş kusurlarını buluyor.

and i started watching kaki king a lot, and she would always cite preston reed as a big influence, so then i started watching his videos, and it's very surreal right now to be -- ca: was that piece just now, that was one of his songs that you learned, or how did that happen?
kaki king'i izlemeye başladım. o hep preston reed'in etkilendiği kişilerden biri olduğunu söylerdi, sonra onun videolarını izlemeye başladım, Şimdi burada olmak gerçek üstü geliyor. -- ca: Şimdiki bu parça, senin çalmayı öğrendiğin, onun parçalarından biri miydi, veya nasıl oldu bu?