검색어: towel (영어 - 터키어)

towel
havlu

paper towel
kâğıt havlu

get me a towel.
bana bir havlu getir.

he needs a towel.
bir havluya ihtiyacı var.

bring me a dry towel.
bana kuru bir havlu getirin.

i'll get you a towel.
sana bir havlu alacağım.

bring me a moist towel.
bana nemli bir havlu getirin.

don't throw in the towel.
yenilgiyi kabul etmeyin.

towel warmer colour can change
havlupan rengİ deĞİŞebİlİr

he dried himself with a towel.
o, bir havlu ile kendini kuruladı.

but can i use a paper towel?
fakat kağıt bir havlu kullanabilir miyim?

the towel wasn't at all useful.
havlu hiç kullanışlı değildi.

tom picked up the towel and folded it.
tom havluyu aldı ve onu katladı.

a red and spotted white towel, please.
bir kırmızı ve benekli beyaz havlu, lütfen.

tom dried his hands with a small towel.
tom küçük bir havluyla ellerini kuruladı.

my bath towel was wet, so it was of no use.
banyo avlum ıslaktı, bu yüzden faydası yoktu.

but at the time we had to throw in the towel.
ama zaman içinde vazgeçmek zorunda kaldık.

and on day six, they basically threw in the towel.
altıncı gün, artık havlu attılar.

tom came out of the bathroom with a towel around his waist.
tom belinde bir havluyla banyodan çıktı.

but what about a recycled paper towel that comes in those little half sheets?
fakat geri dönüşümlü küçük yarım yapraklar halindeki bir havluya ne dersiniz?