검색어: avukat (터키어 - 스페인어)

avukat
abogado

tom bir avukat.
tom es abogado.

bir avukat istiyorum.
quiero un abogado.

avukat olmak istiyorum.
quiero ser abogado.

avukat talebi de reddedildi.
se le negó su solicitud de tener un abogado.

onun bir avukat olduğuna inanmıyorum.
no me creo que sea abogado.

avukat beni cuma günü görebilir mi?
¿el abogado puede verme el viernes?

ya da kim onlara avukat olacak?
¿quién será entonces su protector?

kendine avukat olarak o'nu seç.
¡tómale, pues, como protector!

o ona bir avukat görmesini tavsiye etti.
ella le aconsejó que viera a un abogado.

jim bir avukat değil fakat bir doktordur.
jim no es abogado, sino médico.

güney afrikalı avukat barry roux şu uyarıda bulundu:
el abogado sudafricano barry roux advirtió:

İranlı avukat ve insan hakları savunucusu mohammad mostafai şöyle konuştu
mohmmad mostafai, un abogado iraní y defensor de los derechos humanos dice :

baþkan ve baþkan yardýmcýsý, halen etkin veya eski yargýç olmak zorundalar. diðer üyelerin en azýndan üçü avukat olmak zorundadýr.
el presidente y el vicepresidente deben ser jueces (en activo, o que hayan desempeñado esa actividad) y al menos tres de los miembros deben ser juristas.

aktivistler ve avukatlar nasim'in davası üzerine çalışıyorlar iken infaz ertelendiğinden beri ailesi dava konusunda karanlıkta kalmış durumda.
los activistas y abogados trabajando en el caso de naseem, junto con su familia fueron abandonados en la incertidumbre acerca del estado de su caso y su paradero después de que su ejecución programada fuese cancelada.