검색어: kordon (터키어 - 영어)

kordon
umbilical cord

kordon makinası
trimming machine

normalde bu müzedeyken bir nevi kordon altına alınmış.
normally it's sort of cordoned off when it's in a museum.

bakanlık yetkilileri derhal binayı boşalttılar ve polis binayı kordon altına aldı.
ministry officials were immediately evacuated and police sealed off the building.

kordon altına alınmasını ve trafiğin durdurularak bölgenin güvenlik altına alınmasını sağlayınız.
secure the area by cordoning it off and stopping the traffic.

gazeteciler, polislerin binanın girişini kordon altına almaları nedeniyle işlerini yapmalarının engellendiğinden şikayet etmişlerdi.
journalists complained that they were prevented from doing their jobs as police officers sealed the entrance of the building.

polis, sağlık görevlilerinin en az yedisinin durumu ağır olan yaralılara müdahale edebilmesi için alanı kordon içine aldı.
police cordoned off the area to allow medics to tend to the wounded, at least seven of whom are in serious condition.

Özel bisiklet yolları olan bir kordon planı çizmeleri için federal ulaştırma bakanlığına bir milyon iki yüz elli bin dolarlık hibe başvurusu yaptım.
i wrote a one-and-a-quarter-million dollar federal transportation grant to design the plan for a waterfront esplanade with dedicated on-street bike paths.

polis, bir zamanlar bir yüzer köprünün bulunduğu bölgede patlamamış mühimmat bulunma olasılığına karşı, bölgeyi kordon altına aldı.
police sealed off the area amid concerns there might be unexploded ordinance where a pontoon bridge once stood.

Özel polis cuma akşamı madeni kordon altına aldı ve sendika liderleri ve madencilerle yapılan görüşmeler sonrasında, sonunda madencileri dışarı çıkmaya ikna etti.
special police surrounded the mine on friday evening, and after negotiations with union leaders and miners, finally convinced the miners to leave.

boylece bu isik huzmesini insa ettiler, ve bu cok ince celik bit kordon, dunyanin -- belkide en duz ve ince asma koprusu, kablolari kenarlarda.
so they built the blade of light, and it's a very thin ribbon of steel, the world's -- probably the flattest and thinnest suspension bridge there is, with cables that are out on the side.

vardamananın üst kordon teller ve gerdirme teli korkuluk duvarı kordonları, ana kabloda belirtilenler ile aynı olacak ve madde 1.06.05'te belirtildiği şekilde ana kablo teli gereksinimlerine uyacaktır.
wires for the upper strand of the hand rope and the strands of the tension wire parapet shall be the same as that for the main cable and shall comply with the requirements for the main cable wire as specified in clause 1.06.05.

kordon derneği’nin başvurusu üzerine İzmir 1 numaralı kültür varlıklarını koruma bölge kurulu tarafından 30 ocak 2002 ve 9731 nolu karar ile halkapınar su pompa İstasyonu ve müştemilatı korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak, antik diana hamamı kalıntılarına ait arkeolojik izler ise 3.derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilmiştir.
upon the application of the kordan association, halkapınar water pump station has been registered as an immovable cultural asset and the ancient diana bath has been registered as a third degree archaeological site by İzmir numbered i conservation council of cultural and natural assets according to the decision dated january 5, 2002 and numbered 9731.