검색어: karşılamaya (터키어 - 이탈리아어)

컴퓨터 번역

인적 번역의 예문에서 번역 방법 학습 시도.

Turkish

Italian

정보

Turkish

karşılamaya

Italian

 

부터: 기계 번역
더 나은 번역 제안
품질:

인적 기여

전문 번역가, 번역 회사, 웹 페이지 및 자유롭게 사용할 수 있는 번역 저장소 등을 활용합니다.

번역 추가

터키어

이탈리아어

정보

터키어

tanrını karşılamaya hazırlan, ey İsrail!››

이탈리아어

perciò ti tratterò così, israele! poiché questo devo fare di te, prepàrati all'incontro con il tuo dio, o israele

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

İsanın bu doğaüstü belirtiyi gerçekleştirdiğini duyan halk onu karşılamaya çıktı.

이탈리아어

anche per questo la folla gli andò incontro, perché aveva udito che aveva compiuto quel segno

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

benimle konuşan melek yanımdan ayrılınca başka bir melek onu karşılamaya çıktı.

이탈리아어

poi il signore mi fece vedere quattro operai

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

uşak onu karşılamaya koştu, ‹‹lütfen testinden biraz su ver, içeyim›› dedi.

이탈리아어

il servo allora le corse incontro e disse: «fammi bere un po' d'acqua dalla tua anfora»

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

saul yakmalık sununun sunulmasını bitirir bitirmez samuel geldi. saul selamlamak için onu karşılamaya çıktı.

이탈리아어

ed ecco, appena ebbe finito di offrire l'olocausto, giunse samuele e saul gli uscì incontro per salutarlo

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

saray sorumlusu hilkiya oğlu elyakim, yazman Şevna ve devlet tarihçisi asaf oğlu yoah onu karşılamaya çıktı.

이탈리아어

gli andarono incontro eliakìm figlio di chelkìa, il maggiordomo, sebnà lo scrivano e ioach figlio di asaf, l'archivista

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

‹‹gece yarısı bir ses yankılandı: ‹İşte güvey geliyor, onu karşılamaya çıkın!›

이탈리아어

a mezzanotte si levò un grido: ecco lo sposo, andategli incontro

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

‹‹kalk, samiriyeli İsrail kralı ahavı karşılamaya git. Şu anda navotun bağındadır. orayı almaya gitti.

이탈리아어

«su, recati da acab, re di israele, che abita in samaria; ecco è nella vigna di nabot, ove è sceso a prenderla in possesso

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

rab haruna, ‹‹Çöle, musayı karşılamaya git›› dedi. harun gitti, onu tanrı dağında karşılayıp öptü.

이탈리아어

il signore disse ad aronne: «và incontro a mosè nel deserto!». andò e lo incontrò al monte di dio e lo baciò

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

filistliler davutun İsrail kralı olarak meshedildiğini duyunca, bütün filist ordusu onu aramak için yola çıktı. bunu duyan davut onları karşılamaya gitti.

이탈리아어

quando i filistei seppero che davide era stato unto re su tutto israele, vennero tutti per impadronirsi di lui. appena ne fu informato, davide uscì loro incontro

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

saulun torunu mefiboşet de kralı karşılamaya gitti. kralın gittiği günden esenlikle geri döndüğü güne dek ayaklarını da, giysilerini de yıkamamış, bıyığını kesmemişti.

이탈리아어

il re disse a simeì: «tu non morirai!». e il re glielo giurò

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

erihalı peygamberler karşıdan elişayı görünce, ‹‹İlyasın ruhu elişanın üzerinde!›› dediler. sonra onu karşılamaya giderek önünde yere kapandılar.

이탈리아어

vistolo da una certa distanza, i figli dei profeti di gerico dissero: «lo spirito di elia si è posato su eliseo». gli andarono incontro e si prostrarono a terra davanti a lui

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

yoramı ziyaret eden ahazyayı tanrı yıkıma uğrattı. ahazya oraya varınca, yoramla birlikte nimşi oğlu yehuyu karşılamaya gitti; rab yehuyu ahav soyunu ortadan kaldırmak için meshetmişti.

이탈리아어

fu volontà di dio che acazia, per sua rovina, andasse da ioram. difatti, quando giunse, uscì con ioram incontro a ieu figlio di nimsi, che il signore aveva consacrato perché distruggesse la casa di acab

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

davutun filistli golyatı öldürmesinden sonra, askerler geri dönerken, İsrailin bütün kentlerinden gelen kadınlar, tef ve çeşitli çalgılar çalarak, sevinçli ezgiler söyleyip oynayarak kral saulu karşılamaya çıktılar.

이탈리아어

al loro rientrare, mentre davide tornava dall'uccisione del filisteo, uscirono le donne da tutte le città d'israele a cantare e a danzare incontro al re saul, accompagnandosi con i timpani, con grida di gioia e con sistri

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

yael siserayı kovalayan barakı karşılamaya çıktı. ‹‹gel, aradığın adamı sana göstereyim›› dedi. barak kadını izledi ve şakağına kazık çakılmış siserayı ölü buldu.

이탈리아어

ed ecco barak inseguiva sisara; giaele gli uscì incontro e gli disse: «vieni e ti mostrerò l'uomo che cerchi». egli entrò da lei ed ecco sisara era steso morto con il picchetto nella tempia

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

givondaki büyük kayanın yanına varınca, amasa onları karşılamaya geldi. yoav savaş giysisini giymişti. giysinin üzerine bir kemer kuşanmış, kemere kınında duran bir kılıç bağlamıştı. yoav ilerlerken kılıç kınından çıktı.

이탈리아어

si trovavano presso la grande pietra che è in gàbaon, quando amasà venne loro incontro. ioab indossava la veste militare, sopra la quale portava la cintura con la spada pendente dai fianchi nel fodero; egli la fece uscire e cadere

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

2.avrupa parlamentosu, bakanlar konseyi ve komisyon, aşağıdakiler yoluyla, 1. paragraf kapsamında kendilerine düşen görevleri gerçekleştirirler: a)genel bir kural olarak, işkurma özgürlüğünün, üretimin ve ticaretingelişmesine özellikle faydalıbir katkıda bulunduğu faaliyetleri öncelikliolarak değerlendirerek;b)birlik içinde çeşitli faaliyetlerin özel konumunu belirlemek üzere, Üye devletlerdeki yetkili ulusal makamlar arasında yakın işbirliği sağlayarak; c) sürdürülmeleri işkurma özgürlüğü karşısında bir engel oluşturacak olanulusal yasalardan ya da Üye devletler arasında önceden yapılmışanlaş-malardan kaynaklanan idari prosedürleri kaldırarak;d)bir Üye Ülkenin topraklarında işe alınmışolan ve başka bir Üye Ülkeden gelen kişilerin, bu Ülkeye kendi işlerini kurmak amacıyla girselerdi kendilerinden gerçekleştirmeleri beklenecek olan koşulları karşılamaları halinde, serbest çalışanlar olarak faaliyette bulunmak üzere butopraklarda kalmalarınısağlayarak; e)madde iii-123(2)’de belirtilen ilkelerle ters düşmemek koşuluyla, bir Üye Ülke vatandaşının, başka bir Üye Ülkenin topraklarında bulunan arazileri ve binalarıedinebilmesini ve kullanabilmesini sağlayarak;f)bir Üye Ülkenin topraklarında birimlerin, şubelerin veya yan kuruluşların kurulma koşullarıve ana kuruluşa ait personelin bu birimlerde, şubelerde veya yan kuruluşlarda idari veya denetçi görevlerine girişini yönlendiren koşullar hakkında, söz konusu tüm faaliyet dallarında, işkurmaözgürlüğü karşısındaki kısıtlamaların kademeli olarak kaldırılmasını sağlayarak; g) üyelerin ve diğerlerinin çıkarlarının korunmasıiçin, madde iii-27’ninikinci paragrafına göre, Üye devletler’deki şirketler veya firmalar tarafından ihtiyaç duyulan korumaları, bu tür korumaların birlik çapındaeşdeğer olmasına çalışarak, gerekli ölçüde koordine ederek;h)işkurma koşullarının, Üye devletler tarafından verilen yardımlarla çar-pıtılmadığıkonusunda ikna olarak.

이탈리아어

3.i lavoratori hanno il diritto, fatte salve le limitazioni giustificate da motivi diordine pubblico, pubblica sicurezza e sanità pubblica: a) b) c) d) di rispondere a offerte di lavoro effettive,di spostarsi liberamente a tal fine nel territorio degli stati membri,di prendere dimora in uno degli stati membri al fine di svolgervi un’attività di lavoro, conformemente alle disposizioni legislative, regolamentari e amministrative che disciplinano l’occupazione dei lavoratorinazionali,di rimanere, a condizioni che sono oggetto di regolamenti europei adottati dalla commissione, sul territorio di uno stato membro, dopo averoccupato un impiego.

마지막 업데이트: 2014-02-06
사용 빈도: 1
품질:

인적 기여로
7,737,766,806 더 나은 번역을 얻을 수 있습니다

사용자가 도움을 필요로 합니다:



당사는 사용자 경험을 향상시키기 위해 쿠키를 사용합니다. 귀하께서 본 사이트를 계속 방문하시는 것은 당사의 쿠키 사용에 동의하시는 것으로 간주됩니다. 자세히 보기. 확인