검색어: gidiyorum (터키어 - 프랑스어)

gidiyorum
je vais

dedi ki, "ben rabbime gidiyorum; o bana yol gösterir."
et il dit: «moi, je pars vers mon seigneur et il me guidera.

doğruluk konusunda, çünkü babaya gidiyorum, artık beni görmeyeceksiniz;
la justice, parce que je vais au père, et que vous ne me verrez plus;

ve ben demişti, rabbimin tapısına gidiyorum, o, doğru yolu gösterir bana.
et il dit: «moi, je pars vers mon seigneur et il me guidera.

bir de dedi ki: "ben rabbime gidiyorum, o bana yolunu gösterir."
et il dit: «moi, je pars vers mon seigneur et il me guidera.

‹‹Şimdi de ruha boyun eğerek yeruşalime gidiyorum. orada başıma neler geleceğini bilmiyorum.
et maintenant voici, lié par l`esprit, je vais à jérusalem, ne sachant pas ce qui m`y arrivera;

(oradan kurtulan İbrahim:) "ben rabbime gidiyorum. o bana doğru yolu gösterecek".
et il dit: «moi, je pars vers mon seigneur et il me guidera.

İbrahim: "doğrusu ben rabbim uğrunda sizi bırakıp gidiyorum; o beni doğru yola eriştirir" dedi.
et il dit: «moi, je pars vers mon seigneur et il me guidera.

İbrâhim dedi ki: “ben, rabbimin gitmemi emrettiği yere doğru gidiyorum, o elbet bana yol gösterecektir.”
et il dit: «moi, je pars vers mon seigneur et il me guidera.

‹‹bir başkası, ‹beş çift öküz aldım, onları denemeye gidiyorum. rica ederim, beni hoş gör› dedi.
un autre dit: j`ai acheté cinq paires de boeufs, et je vais les essayer; excuse-moi, je te prie.

‹‹Şimdiyse beni gönderenin yanına gidiyorum. ne var ki, içinizden hiçbiri bana, ‹nereye gidiyorsun?› diye sormuyor.
maintenant je m`en vais vers celui qui m`a envoyé, et aucun de vous ne me demande: où vas-tu?

size, ‹gidiyorum, ama yanınıza döneceğim› dediğimi işittiniz. beni sevseydiniz, babaya gideceğim için sevinirdiniz. Çünkü baba benden üstündür.
vous avez entendu que je vous ai dit: je m`en vais, et je reviens vers vous. si vous m`aimiez, vous vous réjouiriez de ce que je vais au père; car le père est plus grand que moi.

iyi gidiyor hmd
et toi