검색어: faruk is an honest man (영어 - 터키어)

he is an honest man.
o dürüst bir adam.

i am sure that he is an honest man.
onun dürüst bir insan olduğundan eminim.

in my estimation, he is an honest man.
bana göre o dürüst bir adam.

he must be an honest man.
o, dürüst bir adam olmalı.

as far as i know, he is an honest man.
bildiğim kadarıyla kendisi dürüst bir insan.

he looks like an honest man.
o, dürüst bir adam gibi görünüyor.

he can't be an honest man.
o, dürüst bir adam olamaz.

he is an evil man.
o kötü bir adam.

i think he's an honest man.
bence o dürüst bir adam.

an honest man never steals money.
dürüst bir adam asla para çalmaz.

we think that tom is an honest person.
tom'un dürüst bir kişi olduğunu düşünüyoruz.

i am an honest person.
ben dürüst bir insanım.

an honest man would not do such a thing.
dürüst bir insan böyle bir şey yapmazdı.

as far as i know, he's an honest man.
bildiğim kadarıyla, o dürüst bir adam.

such an honest man as john cannot have told a lie.
john gibi,öylesine dürüst bir insan yalan söylemiş olamaz.

it seems that mr. brooke is an honest person.
bay brooke dürüst bir insan gibi görünüyor.

i am for you an honest messenger,
"ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim."

tom is an honest boy, so he doesn't tell lies.
tom dürüst bir çocuk, bu yüzden yalan söylemez.

i am an honest messenger to you.”
bana gelin, doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim."

i consider her to be an honest woman.
onu dürüst bir kadın olarak düşünüyorum.