검색어: u go down on me and i you one (영어 - 터키어)

and i will go you one further.
biraz daha öteye gideyim.

so remember me, and i will remember you.
anın beni ki, anayım sizi.

and i want to show you one of our tests.
sizlere testlerimizden birini göstermek istiyorum.

therefore, remember me and i shall remember you.
anın beni ki, anayım sizi.

your lord has said, ‘call me, and i will hear you!’
halbuki rabbiniz: "bana yalvarın, dua edin ki size karşılık vereyim.

your lord has said, 'call upon me and i will answer you.
halbuki rabbiniz: "bana yalvarın, dua edin ki size karşılık vereyim.

so follow me, and i will guide you along a straight way.
artık bana tabi ol, seni düzgün bir yola ulaştırayım."

...he made life easier for me and i for him.
İkimiz de yalnız ve yabancıydık.

your lord has said, "call on me, and i will answer your prayers."
halbuki rabbiniz: "bana yalvarın, dua edin ki size karşılık vereyim.

then pass your sentence on me, and give me no respite.
bundan sonra (vereceğiniz) hükmü, bana uygulayın ve bana mühlet de vermeyin."

she looks down on me for not having a sense of humor.
mizah duygum olmadığı için, o beni küçümsüyor.

i cried unto thee; save me, and i shall keep thy testimonies.
Öğütlerine uyayım.

and unless you forgive me and have mercy on me, i would indeed be one of the losers."
beni bağışlamaz ve bana acımazsan kaybedenlerden olurum."

and unless thou forgive me and have mercy on me, i should indeed be lost!"
beni bağışlamaz ve bana acımazsan kaybedenlerden olurum."

and i always said that they were really tough on me.
ve ben herzaman onların bana karşı gerçekten sert olduklarını söyledim.

the audience also gave a standing ovation to john's performance of "don't let the sun go down on me".
seyirci, john'un "don't let the sun go down on me" performansını ayakta alkışladı.