전문 번역가, 번역 회사, 웹 페이지 및 자유롭게 사용할 수 있는 번역 저장소 등을 활용합니다.
bunlar arasında atık biyokütle, odun, buğday veya mısır sapları ve miscanthus gibi özel enerji ve biyokütle ekinleri bulunmaktadır.
dazu gehören u.a. abfallbiomasse, holz, weizen- oder maisstängel und spezielle energie- oder biomassepflanzen wie chinaschilf.
dürüst olduğunuzu kanıtlamak için, içinizden biri göz altında tutulduğunuz evde kalsın, ötekiler gidip aç kalan ailenize buğday götürsün.
seid ihr redlich, so laßt eurer brüder einen gebunden liegen in eurem gefängnis; ihr aber zieht hin und bringet heim, was ihr gekauft habt für den hunger.
kâhin biraz dövülmüş buğday ve zeytinyağı alıp günnüğün tümüyle birlikte anma payı olarak yakacak. rab için yakılan sunudur bu.› ››
und der priester soll einen teil von dem zerstoßenen und vom Öl mit dem ganzen weihrauch anzünden zum gedächtnis. das ist ein feuer dem herrn.
#yemeninnumbers: Ülkenin %50'si yolsulluk sınırı altında yaşarken buğday ve un fiyatları %40 oranında arttı.
#yemeninnumbers: preise für weizen und mehl haben sich in einem land, in dem mehr als 50 % unter der armutsgrenze leben, um mehr als 40 % erhöht. — ruba a. (@raleryan), 28. april 2015
tanrınıza bu sunuyu getireceğiniz güne kadar ekmek, kavrulmuş buğday, taze başak yemeyeceksiniz. yaşadığınız her yerde kuşaklar boyunca sürekli bir yasa olacak bu.› ››
und sollt kein neues brot noch geröstete oder frische körner zuvor essen bis auf den tag, da ihr eurem gott opfer bringt. das soll ein recht sein euren nachkommen in allen euren wohnungen.