검색어: iddaa (터키어 - 영어)

sen dogru ve yanlisi bildigini mi iddaa ediyorsun?
you think you know right and wrong?

alçakça yapılan gizli pazarlıklara karşı savaştıklarını iddaa ediyorlar.
they claim that they are battling a dastardly conspiracy.

bununla dünya üzerinde bir oyun katmanı olduğunu iddaa ediyorum, ve bunu düzenli bir şekilde oluşturmamız çok önemli.
i'm sort of making this claim that there is a game layer on top of the world, and that it's very important that we build it properly.

"kaderimize boyun eğerken, kazanamamızın tek sebebinin, kaçırılan kaderin kendisi olduğunu iddaa ettiğimizde kaderin sırıtması gerektiğini düşünürüm.
"sometimes i think the fates must grin as we denounce them and insist the only reason we can't win, is the fates themselves that miss.

bazı yazarlar, bu karşı çıkışın daha çok müslüman oy vereni kazanmak için olduğunu iddaa etti (o dönemde müslümanlar 30 milyon üzerindeydi) .
some writers have claimed that this was in order to get more muslim votes in india (where muslims numbered over 30 million at the time).

bu araştırmada beatrice cenci, martin guerre, cesare ve lucrezia borgia'nın yanı sıra örneğin katil oldukları iddaa edilerek idam edilmiş karl ludwig sand ve antoine françois desrues gibi daha güncel olaylara da yer veriyordu.
he featured beatrice cenci, martin guerre, cesare and lucrezia borgia, as well as more recent events and criminals, including the cases of the alleged murderers karl ludwig sand and antoine françois desrues, who were executed.

bu türden iddaaların sinirimi bozduğunu söylemeliyim.
this one kind of annoys me, i must say.