검색어: sana bu (터키어 - 영어)

sana bu soruları soracağım.
i'll ask you these questions.

daha önce sana bu konudan bahsettim.
i've told you about it before.

sana bu kitabı indiren o'dur.
it is he who has revealed the book to you.

sana bu aktardıklarımız, o kentlerin haberlerindendir.
such were the stories of the nations of the past which we tell to you, (muhammad).

Çok uygundur sana bu bela, çok uygun!
alas the woe for you, alas!

sana bu gömlekten nefret ettiğimi söylemiştim.
i told you i hated that shirt.

evet, çok uygundur sana bu bela, çok uygun!
again (consider how) nearer to you and nearer.

sana bu kadar sıkıntı verdiğim için özür dilerim.
i'm sorry to have caused you so much trouble.

sana bu uygulamada sürpriz yumurta olmadığını söylememiş miydim?
didn't i already tell you that there are no easter eggs in this program?

biz sana bu kur'an'ı güçlük çekmen için indirmedik,
we did not reveal the qur'an to you to cause you distress;

sana bunun dışında bir şey vereceğim.
i'll give you anything but this.

bu çok büyük bir sayı. bu mantıksız.
that's a pathetic number. it's unreasonable.